Translation of "Comprarse" in Turkish

La felicidad no puede comprarse.

Mutluluğu satın alamazsın.

Está ahorrando para comprarse una casa.

O, bir ev satın almak için tasarruf yapıyor.

Tomás quiere comprarse un coche nuevo.

Tom yeni bir araba satın almak istiyor.

Tom quiere comprarse un nuevo smartphone.

- Tom yeni bir akıllı telefon satın almak istiyor.
- Tom yeni bir akıllı telefon almak istiyor.

Tom decidió comprarse un computador nuevo.

Tom yeni bir bilgisayar almaya karar verdi.

- Él acaba de comprarse un coche usado.
- Acaba de comprarse un coche de segunda mano.

O az önce bir kullanılmış araba satın aldı.

Tom está ansioso por comprarse un coche nuevo.

Tom yeni bir araba almaya istekli.

Tomás ha estado ahorrando para comprarse un yate.

Tom bir yat almak için para tasarruf ediyor.

No tiene suficiente dinero para comprarse un coche.

Onun bir araba alması için yeterli parası yok.

No tiene dinero para comprarse un coche nuevo.

Onun kendisine yeni bir araba satın almak için parası yok.

Su bajo salario no le permite comprarse la casa.

Onun düşük maaşı onun ev satın almasını engeller.

Tom pidió un préstamo para poder comprarse un coche.

Tom bir araba satın almak için bankadan kredi çekti.

Le pidió algo de dinero para comprarse un vestido.

Yeni bir elbise satın almak için o ondan biraz para istedi.

Él quiere comprarse una nueva motocicleta a como de lugar.

Gerçekten yeni bir motosiklet satın almak istiyor.

Él es lo suficientemente rico para comprarse un coche importado.

O, yabancı bir araba almak için yeterince zengin.

Mary quiere comprarse un vestido nuevo. ¿Tú qué quieres comprar?

Mary yeni bir elbise satın almak istiyor. Ne almak istiyorsun?

Maria y Natalia van de compras. Quieren comprarse algo para ellas.

Maria ve Natalia alışverişe giderler. Kendileri için bir şeyler alırlar.

Tom perdió su gorra y sentía que tenía que comprarse una nueva.

Tom şapkasını kaybetti, ve yeni bir tane almak zorunda olduğunu hissetti.

- Él no puede comprar un coche.
- Él no puede comprarse un coche.

O bir araba satın alamaz.

Ella prefiere aprovechar su soltería antes que comprarse un bonito vestido blanco.

Beyaz güzel bir elbise almaktansa bekâr olmaktan yararlanmayı tercih ediyor.

Tom le explicó a Mary por qué él necesitaba comprarse un coche.

Tom, Mary'ye neden yeni bir araba satın almaya ihtiyacı olduğunu açıkladı.

- Él no puede comprar un coche.
- Él no es capaz de comprarse un coche.

O bir araba alamaz.