Examples of using "Alumno" in a sentence and their turkish translations:
O öğrenci çok seçkin.
Tom benim öğrencim.
- O benim eski bir öğrencim.
- Eski bir öğrencim.
Öğrenci ilerlemek zorunda.
Öğrencimle konuşuyorum.
Utangaç öğrenci cevabını mırıldandı.
Öğrenci sigara içtiği için cezalandırıldı.
O, açık ara farkla en iyi öğrencidir.
Siz burada bir öğretmen mi, yoksa öğrenci misiniz?
Öğretmen, öğrenciyi sertçe azarladı.
Bu öğrencinin kitapları yeni.
O öğrenci için çok hızlı konuştu.
O benim öğrencimdi. Şimdi çocuklarıma ders veriyor.
Gördüğüm kadarıyla yeni bir öğrencimiz var.
O bir öğretmen değil ama bir öğrenci.
Öğretmen öğrenciyi tahtaya çağırdı.
Öğretmen sınavda kopya çeken öğrenciyi yakaladı.
Tom sınıfta en çalışkan öğrencidir.
Öğretmen öğrencinin hatasını fark etti.
Tom sınıfımızda en yaşlı öğrencidir.
Sınıfındaki herhangi bir öğrenci kadar çok çalışır.
Öğrenci kelime sordu.
bir öğrencimin notu olduğunu fark ettim.
Öğretmen suçsuz yere öğrenciyi azarladı.
Ben bu dil okulundaki en yaşlı öğrenciyim.
- Sen öğrenciden başka bir şey değilsin.
- Alt tarafı bir öğrencisin.
Tom sınıfımızda Fransızca konuşabilen tek öğrencidir.
- Her öğrencinin kendi bilgisayarı vardır.
- Her öğrencinin kendi bilgisayarı var.
Eğer öğretmenin söylediklerini dinlersen, iyi bir öğrenci olabilirsin.