Examples of using "¡vale" in a sentence and their turkish translations:
Tamam, gidelim.
Tamam!
Peki.
Bir servete değer.
O sayıyor mu?
Tamam.
Bu çok değmez.
Bu, riske değer mi?
tamam, haydi. anlıyorum
Herhangi bir şey olur.
Benimle gel, olur mu?
Naber ahbap?
O buna değer.
Beni yalnız bırak, tamam mı?
- Bu ne kadar değer?
- Bunun ederi nedir?
- Sorun değil.
- Canın sağolsun.
Bitirmeme izin ver, tamam mı?
Bu çok değmez.
Bu gerçekten buna değer mi?
Tamam, dinleyin.
Eğer bu yapmaya değer bir işse hakkını vererek yapmak lazım.
Sorun yok. Harika. Tamam.
Bu elbise ne kadar?
Taksiyle gidelim, Tamam mı?
Biraz uyu, tamam mı?
Onun değerli bir şey olduğunu düşünüyor musun?
Tamam, olayı anladım.
O denemeye değer.
Unut gitsin, tamam mı?
Sana göre ne kadar değer?
- Bu yüzük ne kadar değer?
- Bu yüzük ne kadar eder?
- Bu yüzük ne eder?
Söylediğim gibi yap, tamam mı?
Bana bir dakika ver, tamam mı?
Sadece bana bir tane ver, tamam mı?
Beni çok dikkatli dinle, tamam mı?
Yakaladım seni.
Tamam.
Kes şunu artık, Tom.
Bu ona değmez.
- O üç yüz dolar değer.
- Bunun fiyatı üç yüz dolar.
- Bu kepin fiyatı nedir?
- Bu şapkanın fiyatı nedir?
Bu kamera kaç para?
Pekala, hiç önemli değil.
Tamam, yarın görüşürüz.
Bu bir milyon yen değer.
şunu belirtmekte de fayda var
Roma ziyaret etmeye değer.
Bu CD'nin fiyatı on dolardır.
O doğru.
Bence değer.
Onun görüşü işe yaramaz.
Unut gitsin. O buna değmez.
Seni daha sonra tekrar arayayım, tamam mı?
- Erken uyarılan erken önlem alır.
- Tedbiri elden bırakma.
Artık yalan söyleme, tamam mı?
Tamam, onu tekrar yapmayacağım.
- Geç olması hiç olmamasından daha iyidir.
- Geç olsun da güç olmasın.
Bu gerçekten ona değer mi?
Tamam mı?
Sözünü etmeye değmez.
Tamam, ne söylersen yapacağım.
Bilgi edinmenizin bir manası olmayacaktır.
O tartışmaya değmez.
New York ziyaret etmeye değer.
- Onun denemeye değer olduğunu düşünüyorum.
- Sanırım o denemeye değer.
Müzeyi ziyaret etmek faydalıdır.
Bu film izlenmeye değer.
Kalıntılar görülmeye değerler.
Bu denemeye değer diyorum.
Bu kitap okumaya değer.
Bu bilet üç gün boyunca geçerlidir.
O tekrarlamaya değer.
Onun önerisi dikkate değer.
Bu bir milyon yen değer.
Bu okumaya değer bir hikayedir.
Bu eski kitap 50,000 yen değer.
Kuala Lumpur ziyaret etmeye değer.
Daha fazla okumaya değmez.
- Kafi.
- Yetişir.
Bu resim, istediğin fiyata değmez.
Bir kutusu ne kadar?
Bir kahve molası alalım, değil mi?
Sağlık altından daha değerlidir.
Bir kişi paradan daha değerlidir.
Biz size yardım ederiz, tamam mı?
Küçük bir balık boş bir tabaktan daha iyidir.
Her iki yer de ziyaret edilmeye değer.
Eski kaleler ziyaret etmeye değerdir.
John ne giydiğine hiç takmaz.