Examples of using "¡desprecio" in a sentence and their turkish translations:
Ben onları küçümsüyorum.
Ben onu küçümsüyorum.
Ben onu küçümsüyorum.
- Aşinalık ırkları hor görür.
- Çok muhabbet tez ayrılık getirir.
Seni küçümsüyorum.
Muhabbetin aşırısı yatakta biter.
O hükümetten her zaman aşağılayarak bahseder.
Sesinde küçümseyen bir ifade vardı.
- Tom'u hor görüyorum.
- Tom'dan nefret ediyorum.
Resmi yazıyı tamamen küçümsüyorum.
Fakirleri hor görme.
Kutsal şeylere karşı şaka bile olsa bu kadar saygısızca konuşma.
Tom birçok insanın sonradan görme insanları küçümsediğini Bay Ogawa'dan öğrendi.
Ancak ailesini küçümseyen geri dönen aristokratları hor görmesini gizleyemedi