Examples of using "решимости" in a sentence and their turkish translations:
Akıllıca kararlar vermek ve kararlı olmak gerekir.
O, İngiltere'ye gitmeye kararlıydı.
Ben bu planı gerçekleştirmek için kararlıyım.
Tom, Mary'yi öldürmeye kararlıydı.
Bu defa başarmak için kararlı.
O, ne pahasına olursa olsun işi bitirmeye kararlıydı.
Tom'la tartışmak için gücüm ve kararlılığım yoktu.
Tom, Mary'yi öpmeye kararlıydı.
Tom futbol takımı yapmaya kararlıydı.
O sekreter olmayı kararlaştırdı.