Examples of using "решили" in a sentence and their turkish translations:
Biz sorunu çözdük.
Müşteriler karar verdi.
Karar aldın mı?
Onlar evlenmeye karar verdi.
Karar verdin mi?
Biz evlenmeye karar verdik.
Biz boşanmaya karar verdik.
Sorunu çözdük mü?
Pekala, karar verdiniz mi?
Onlar evlenmeye karar verdiler.
Biz zaten karar verdik.
Kalmaya karar verdik.
Sorunu çözdük.
Tom ve Mary ayrılmaya karar verdiler.
Tom ve Mary evlenmeye karar verdiler.
Tom ve Mary ayrılmaya karar verdiler.
Sizinle kalmaya karar verdik.
Onları işe almaya karar verdik.
Onu işe almaya karar verdik.
Onu işe almaya karar verdik.
Seni kovmamaya karar verdik.
Tom'u işe almaya karar verdik.
O yıl, ikisi de şiddet saldırısı işlemeye karar verdi.
Onlar gelmemeye karar verdi.
Bir çocuğu evlatlık almaya karar verdik.
Neden boşanmaya karar verdiniz?
Daha sıkı çalışmaya karar verdiler.
Biz henüz karar vermedik.
Onlar mahkumları değiş tokuş etme kararı aldılar.
Her iki sorunu da çözdük.
Onlar fabrikayı kapatmaya karar verdiler.
Evlenmemeye karar verdik.
Biz herhangi bir şeye karar vermedik.
Bunu yapmaya karar verdik.
Biz bunu yapmaya karar verdik.
Biz birlikte şarkı söylemeye karar verdik.
Sorunu çözdün mü?
Henüz ne yapacağımıza karar vermedik.
Eski kısıtlamayı kaldırmaya karar verdiler.
Sue ve John evlenmeye karar verdiler.
Tom ve Mary ayrılmaya karar verdi.
Tom ve Mary boşanmaya karar verdi.
Üretimi artırmak için bir karar aldık.
Eski binayı yıkmaya karar verdiler.
Onlar tartışmaya bir son vermeye karar verdi.
Tom'la kalmaya karar verdik.
Bugün bir sürü problem çözdük.
Onlarla kalmaya karar verdik.
Onunla kalmaya karar verdik.
Onunla kalmaya karar verdik.
Onları kovmamaya karar verdik.
Biz onu kovmama kararı aldık.
Onu kovmamaya karar verdik.
Biz odaya girmeye karar verdik.
Odaya girmeye karar verdiler.
Avustralya'ya gitmeye karar verdiniz mi?
Tom ve Mary evlenmek için karar verdi.
Onlar televizyonlarını satmamaya karar verdiler.
Onlar arabalarını satmamaya karar verdiler.
Henüz hiçbir şeye karar vermedik.
Biz zaten onu yapmaya karar verdik.
Biz bunu birlikte yapmaya karar verdik.
- Onu yapmamaya karar verdik.
- Onu yapmama kararı aldık.
Tom ve ben ayrılmaya karar verdik.
Arabayla seyahat etmeye karar verdik.
Tom'u yaşam desteğinden çıkarmaya karar verdik.
Neden oğluna Tom'a adını vermeye karar verdin?
Tom ve Mary ekim ayında evlenmeye karar verdiler.
Önümüzdeki pazartesiye kadar toplantıyı ertelemeye karar verdik.
Yarın ne yapacağımıza henüz karar vermedik.
Bununla ne yapacağımıza henüz karar vermedik.
sadece İspanyolca konuşmaya karar verdik.
Sonunda onu polise teslim etmeye karar verdik.
Sorun çözülmeden kalır.
Neye karar verdin?
Sorunu kesin olarak hallettiler.
Önümüzdeki ay evlenmeye karar verdiler.
Bir hafta içinde o sorunu çözdük.
Mary yerine Tom'u işe almaya karar verdiler.
Ne olduğunu görünce gitmeye karar verdik.
Kimi işe alacağına önceden karar verdin mi?
Tom ve Mary evlenmemeye karar verdiler.
Bunu bir sır olarak saklamaya karar verdik.
Tom ve Mary sonunda evlenmeye karar verdi.
Tom ve Mary gelmemeye karar verdi.
Tom ve Mary John'u evlatlık almaya karar verdi.
O evi satın almamaya karar verdik.
Tom ve Mary tüm sorunlarını çözdüler.
Tom ve Mary, sonunda boşanmaya karar verdi.
Artık bunu yapmamaya karar verdik.
Tom ve Mary beraber şarkı söylemeye karar verdiler.
Tom ve Mary birlikte yemek yemeye karar verdiler.
Tom ve Mary gitmemeye karar verdiler.