Examples of using "распространение" in a sentence and their turkish translations:
hastalıkların yayılması da artmıştır
ve böylece kanserin yayılmasını yavaşlatabiliriz.
tümörün yayılmasını da durdurabileceğimiz yönündedir.
Ve bu virüsün yayılmasını sınırlar.
Bu önlemler hastalığın yayılmasını önleyebilir.
odaları ve işyerlerini sterilize etmede
İtfaiyeciler yangını sınırladılar.
Şimdi ise virüsü kontrol altına alıp yayılmasını engelliyorlar
yavaşlatmanın mümkün olup olmadığını görmeye karar verdik.
Tabi amaç reklam ve yaygınlaştırmak değil ise.
Ama eğer ikinizde damlacıkların yayılımını engellemek için maske takarsanız