Examples of using "положительный" in a sentence and their turkish translations:
Yanıt olumludur.
Olumlu bir sonuca ihtiyacımız var.
Bu olumlu bir deneyimdi.
Pozitif iyonlara katyonlar denir.
Peki faydalı sonuç şansını nasıl artırırsınız?
Geçmişe dönüp baktığımda, aldığım olumlu tepkiler için çok minnettarım
Tom'un anabolik steroid testi pozitif çıktı.
Benim kan grubum A pozitif.
Pozitron bir elektrona benzeyen küçük bir parçacıktır fakat pozitif elektrik yüklüdür.
Protonlar pozitif, elektronlar negatif yüke sahiptir ve nötronların yükü yoktur.
Negatif düşündüğümü fark ettiğim zamanlarda, o düşünceyi daha pozitif bir biçimde tekrar kafamdan geçirirdim.