Examples of using "одежды" in a sentence and their turkish translations:
En sevdiğiniz giyim mağazası nedir?
Onun oldukça çok kıyafetleri var.
Palto bir giyim eşyasıdır.
Üzerimde herhangi bir giysim yok.
Çırılçıplak yatarım.
Neden bu kadar çok kıyafete ihtiyacın var?
Tom'un bir sürü giysisi var.
Çocukların çoğunun kıyafeti yoktu.
Eski giysilerinden utanıyor.
Tom kıyafetlerinden karı fırçaladı.
Tom giysilerine sığmadı.
Eski giysilerimden bazılarını Selamet Ordusu'na verdim.
Onu eski giysi dükkanından aldım.
Hastane pijamaları yok, iğrenç yemekler yok
Mayuko kendi giysilerini tasarladı.
Tom giysilerindeki kanı yıkayarak çıkarmaya çalıştı.
Elbiseleriyle suya atladı.
İhtiyacım olandan daha fazla elbiselerim var.
O giysilerini çıkarmadan suya atladı.
Elbise dolabımda kıyafet için askılar var.
Koyunların yünleri yüzyıllardır giysi yapımında kullanılır.
Koyunların yünleri yüzyıllardır giysi yapımında kullanılır.
Tom'un bir giyim mağazası açma çabaları boşa gitti.
Sen hiç giysilerinin terini sıktın mı?
Tom elbiselerinden bazılarını John'a verdi.
Tom her zaman elbiselerim üzerinde yorum yapar.
Tom üzerinde herhangi bir elbise olmadan sık sık evin etrafında yürür.
Hiç kalın giysi getirmedim.
Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu.
Palto almaya bir giysi dükkanına gittik.
Neden herhangi bir giysi giyinmiyorsun?
Ken yıl sonuna kadar erkek kardeşinin elbiselerine sığacaktır.
Kaybetmeyi göze alabileceğim bir giysi parçası almalıyım.
ve iki milyondan fazla sahte tekstil ürünü ele geçirildi
Çocuklar yiyecek ve giyecek için ebeveynlerine bağlı.
Amerikalıların giydikleri giysilerin çoğu Amerika'nın dışında yapılmaktadır.
Avrupalıların giydikleri giysilerin çoğu Avrupa'nın dışında yapılmaktadır.
Kanadalıların giydikleri giysilerin çoğu Kanada'nın dışında yapılmaktadır.
Ayrıca, bunun varolduğunu biliyorsun zira kahramanı beyaza,
Gerekçesi ise Türk müslüman kadınlarının bu kıyafetlere uygun olmadığı
Elbiseler aldığında onların nerede yapıldıklarını kendine sorar mısın?
- İnternetten giysi satıyorum.
- Ben çevrimiçi giysi satarım.
Bir gardırobumuz yok ve bir kitap rafımız da yok.
Onu çıplak gördüm.
Üstündekilerden başka giysisi yoktu.
Kıyafet konusunda ise Osmanlı döneminde biraz farklılık gösteriyor bölgelere göre
Hava daha da ısındığı için Tom bir kat elbise daha çıkardı.
RAB Tanrı Adem'le karısı için deriden giysiler yaptı, onları giydirdi.
O giysilerini çıkarmadan suya atladı.
Tom'un çok fazla elbisesi yok. Onun sürekli aynı şeyi giydiğini görmenin nedeni budur.
Bu günlerde çoğu giyim Çin'den ithal edilmektedir.
Galip gelen böylece beyaz giysiler giyecek. Onun adını yaşam kitabından hiç silmeyeceğim. Babam'ın ve meleklerinin önünde o kişinin adını açıkça anacağım.
"Çöle ne görmeye gittiniz?” dedi. “Rüzgarda sallanan bir kamış mı? Söyleyin, ne görmeye gittiniz? Pahalı giysiler giymiş bir adam mı? Oysa şahane giysiler giyip bolluk içinde yaşayanlar kral saraylarında bulunur. Öyleyse ne görmeye gittiniz? Bir peygamber mi? Evet! Size şunu söyleyeyim, gördüğünüz kişi peygamberden de üstündür.