Examples of using "напугана" in a sentence and their turkish translations:
O her zaman korkar.
Korktum.
Çok korkuyorum.
Korktum.
Büyük bir deprem tarafından korkutuldu.
Sen korkmuştun.
- Tom Mary'nin korktuğunu söyledi.
- Tom Mary'nin korkmuş olduğunu söyledi.
Tom Mary'nin korktuğunu düşünüyor.
Korktum.
Korktum.
Çok korktum.
Neden çok korkuyorsun? Ne gördün?
O, asla o kadar korkmamıştı.
Tom bana Mary'nin korktuğunu düşündüğünü söyledi.
Bir şeyden korkuyor musunuz?
Hâlâ korkuyor musun?
Korktum.
Sen korkmuyorsun, değil mi?
O, daha önce hiç bu kadar korkmamıştı.
Tom Mary'ye neden çok korktuğunu sordu.
Sadece korktum.