Examples of using "кладбище" in a sentence and their turkish translations:
Biz mezarlığa gidiyoruz.
Tom küçük bir mezarlıkta toprağa verildi.
Burası bir avlu değil, bisiklet mezarlığıdır.
Biz şu anda mezarlığa gidiyoruz.
Tom'u hangi mezarlığa defnettiler?
Tom hangi mezarlıkta yatıyor?
Tom tek başına mezarlığa gitti.
O, bu mezarlığa defnedildi.
Köpeğimi hayvan mezarlığına gömdüm.
J. F. Kennedy Arlington mezarlığına gömüldü.
Mezarlıkta, kendi kuyruğunu ısıran bir yılan heykeli var.
O zamana nalları dikmiş olurum.
Tom Mary'nin cenaze töreni bitmeden mezarlıktan ayrıldı.
Onlar bana mezarlığın berbat durumda olduğunu söylediler.