Examples of using "иглу" in a sentence and their turkish translations:
Sonra buz adeta bir iglo halini aldı,
Bir eskimo kulübesi yapmak istiyorum.
Tom yerden bir iğne aldı.
İğnenin önceden sterilize edildiğinden emin olun.
Ya da en iyi sığınağı yapabiliriz. Bir iglo!
Güvenli bir iglo yapmak için bir sürü blok lazım.
- Tom arka bahçesinde bir eskimo kulübesi inşa etti.
- Tom arka bahçesine bir iglo kurdu.
Peki ne yapacağız? Kayayı mı kullanacağız, iglo mu yapacağız?
Biliyordum! İglo yapmamı istiyorsunuz!