Examples of using "горизонт" in a sentence and their turkish translations:
Güneş ufkun altında batıyor.
İyi filmler kişinin ufuklarını genişletirler.
Nihayet, güneş ufukta kayboluyor.
Bu düzcüler ufuk çizgisini nasıl açıklıyor
Güneş ufkun altında yavaşça battı.
İyi filmler ufuklarımızı genişletir.
Ölüm sadece bir ufuktur. Ve bir ufuk sadece görüş alanımızın sınırıdır.
Ölüm sadece bir ufuktur ve bir ufuk bizim görüş limitimiz hariç hiçbir şeydir.
Güneş ufuktan yeni battı.
Güneş ufukta battı ve hava karardı.
Üniversitedeki öğrencilerin bu şekilde kültürel ufuklarını genişletme olanağı var.