Examples of using "всякой" in a sentence and their turkish translations:
Oda ufak tefek şeylerle dolu.
Her sorun için bir çözüm vardır.
- Her anneye çocuğu sevimlidir.
- To every mother her child is cute.
Çocuklar herhangi bir sahteliğe karşı çok duyarlıdır.
Nedensiz olarak bana hakaret etti.
Tom üzerinde herhangi bir elbise olmadan sık sık evin etrafında yürür.
Her sorunun bir çözümü vardır, değil mi?
Herhangi bir yardım olmadan onu yapabileceğini gerçekten düşünüyor musun?
Ailem aptal şeyler hakkında tartışmayı sürdürüyor. Bu çok can sıkıcı!
Bu, mantığa aykırı.
Gemiye giren hayvanlar Tanrı'nın Nuh'a buyurduğu gibi erkek ve dişiydi. RAB Nuh'un ardından kapıyı kapadı.
Yeryüzüne ne zaman bulut göndersem, yayım bulutların arasında ne zaman görünse, sizinle ve bütün canlı varlıklarla yaptığım antlaşmayı anımsayacağım: Canlıları yok edecek bir tufan bir daha olmayacak.
Yanına hem kendin, hem onlar için yenebilecek ne varsa al, ileride yemek üzere depola.
Bulutlarda ne zaman yay görünse, ona bakıp yeryüzünde yaşayan bütün canlılarla yaptığım sonsuza dek geçerli antlaşmayı anımsayacağım.
Sağ kalabilmeleri için, her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al.
Melek gür bir sesle bağırdı: “Yıkıldı! Büyük Babil yıkıldı! Cinlerin barınağı, her kötü ruhun uğrağı,bher murdar ve iğrenç kuşun sığınağı oldu. Çünkü bütün uluslar azgın fuhşunun şarabından içtiler.
Tanrı yeryüzüne baktı ve her şeyin ne denli bozulduğunu gördü. Çünkü insanlar yoldan çıkmıştı. Tanrı Nuh'a, "İnsanlığa son vereceğim" dedi, "Çünkü onların yüzünden yeryüzü zorbalık doldu. Onlarla birlikte yeryüzünü de yok edeceğim."
Onlarla birlikte her tür hayvan - evcil hayvanların, sürüngenlerin, kuşlarla uçan yaratıkların her türü - gemiye bindi. Soluk alan her tür canlı çifter çifter Nuh'un yanına gelip gemiye bindi.
Tanrı Nuh'a, "Karın, oğulların ve gelinlerinle birlikte gemiden çık" dedi, "Kendinle birlikte bütün canlıları, kuşları, hayvanları, sürüngenleri de çıkar. Türesinler, verimli olsunlar ve yeryüzünde çoğalsınlar."