Translation of "Мисс" in Turkish

Это мисс Кёртис.

Bu, Bayan Curtis'tir.

Мисс Джексон не появилась.

Bayan Jackson ortaya çıkmadı.

Ты помогаешь мисс Хэнсон?

Bayan Hansson'a yardım ediyor musun?

- Ты знаешь, сколько лет мисс Накано?
- Вы знаете, сколько лет мисс Накано?

Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?

Мисс Канда бегает очень быстро.

Miss Kanda çok hızlı koşar.

Присядьте ещё раз... мисс Кёртис.

Tekrar oturun Bayan Curtis.

Мисс Томас учит нас истории.

- Bayan Thomas bize tarih dersi veriyor.
- Bayan Thomas tarih dersimize giriyor.

Они назначили мисс Смит председателем.

Onlar Bayan Smith'i başkan atadılar.

Перестань называть меня "мисс всезнайка".

Bana Bayan Çokbilmiş demeyi bırak.

Мы избрали мисс Джордан председателем.

Bayan Jordan'ı genel başkan seçtik.

Мисс Грин учит нас музыке.

Bayan Green bize müzik öğretir.

С днём рождения, мисс Айба.

Doğum günün kutlu olsun, Bayan Aiba!

Мисс Суон — наш учитель английского языка.

Bayan Swan bizim İngilizce öğretmenimizdir.

Мэри победила в конкурсе «Мисс Татоэба».

Mary, Miss Tatoeba yarışmasını kazandı.

Мисс Танака умеет печатать, не так ли?

Bayan tanaka daktiloyla yazabilir, değil mi?

Победительница прошлогоднего конкурса "Мисс Вселенная" очень высокая.

- Geçen yılın Miss Universe birincisi çok uzun.
- Geçen yılın Kâinat Güzeli çok uzun boylu.

Серьёзно, подумайте об уходе из кабинета мисс Дарлинг.

Cidden, Bayan Darling'in dersini terketmeyi düşünün.

Мисс Пейт стеснялась произносить речь перед сотнями людей.

Bayan Pate yüz kişinin önünde bir konuşma yapma hakkında çekingen hissetti.

Жила-была одна женщина, и звали её мисс Маргарет.

Bir zamanlar Margaret isminde bir kadın vardı.

Мисс Ямада перевела эту удивительную сказку на простой японский.

Bayan Yamada büyüleyici Japon masalını düz Japoncaya çevirdi.

- Я могу поговорить с мисс Браун?
- Я могу поговорить с госпожой Браун?

- Bayan Brown'la konuşabilir miyim?
- Bayan Brown ile konuşabilir miyim?

Мисс Бейкер знала, что юноша скоро уедет, поэтому она решила попросить его немного подвинуть свою машину, чтобы она могла припарковать свою машину в подходящем месте на ночь перед тем, как пойти спать.

- Bayan Baker, genç adamın yakında gitmek zorunda kalacağını biliyordu,böylece yatmadan önce gece arabasını uygun bir yere parkedebilmek için, genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.
- Bayan Baker çok yakında genç adamın ayrılmak zorunda kalacağını biliyordu, yatmaya gitmeden önce arabasını gece için uygun bir yere parkedebilmek için genç adama arabasını biraz hareket ettirmesi için rica etmeye karar verdi.