Translation of "Лиса" in Turkish

0.156 sec.

Examples of using "Лиса" in a sentence and their turkish translations:

Пришла лиса.

Bir tilki birlikte geldi.

Он хитрая лиса.

O, kurnaz bir tilkidir.

Лиса - дикое животное.

Tilki vahşi bir hayvandır.

Через несколько секунд лиса убежала.

Tilki birkaç saniye sonra kaçtı.

Лиса спряталась в дуплистом дереве.

Tilki oyuk bir ağaçta saklandı.

Лиса и медведь жили вместе.

Tilki ve ayı birlikte yaşadılar.

Каждая лиса свой хвост хвалит.

Herkes kendi yaptığıyla övünür.

Та лиса, должно быть, убила курицу.

Tavuğu o tilki öldürmüş olmalı.

лиса, лев и свинья спускаются в город

şehre inen tilki, aslan ve domuz

Быстрая коричневая лиса перепрыгивает через ленивую собаку.

Hızlı kahverengi tilki, tembel bir köpeğin üzerinden atlar.

Говорят, что лиса хитрее любого другого животного.

Tilkinin diğer hayvanlardan daha kurnaz olduğu söylenir.

Говорят, что лиса хитрее всех прочих животных.

İnsanlar tilkinin diğer hayvanlardan daha kurnaz olduğunu söylerler.

"Ворона и Лиса" - одна из самых известных басен Лафонтена.

Karga ve tilki La Fontaine'in en ünlü masallarından biridir.

Давным-давно в Индии счастливо жили вместе обезьяна, лиса и кролик.

Uzun uzun zaman önce, bir maymun, bir tilki ve bir tavşan birlikte mutlu şekilde yaşadılar.

Голодная лиса позавидовала оленю: везде он находит себе траву и всегда приходит сытым.

Aç tilki geyiğe imrendi: O kendine yiyecek otu her yerde bulabiliyor ve her daim karnı tıka basa dolu geliyor.

- Съешь же ещё этих мягких французских булок, да выпей чаю.
- Быстрая коричневая лиса перепрыгивает через ленивую собаку.
- В чащах юга жил бы цитрус? Да, но фальшивый экземпляр!

- Hızlı kahverengi tilki tembel köpeğin üzerine atlar.
- Pijamalı hasta yağız şoföre çabucak güvendi.