Examples of using "свой" in a sentence and their turkish translations:
Sorunu sor.
- Kaleminizi aşağı koyun.
- Kaleminizi bırakın.
- Kaleminizi yere bırakın.
Yumruğunu kullan.
Ben seçimim yaptım.
Adresini yaz, lütfen.
Adresini buraya yaz.
- Tercihinizi yapın.
- Seçimini yap.
Sen seçimini yaptın.
- Şansını yitirdin.
- Şansını kaybettin.
Bavulunu hazırladın mı?
Anahtarını buldun mu?
Kahvenizi bitirdiniz mi?
Bisikletinizi bana ödünç verir misiniz?
Raporunu teslim ettin mi?
Bana bıçağınızı ödünç verir misiniz?
İdeal kahvaltını tarif et.
Herkesin kendi karakteri var.
Tom görevini yaptı.
Kral, halkına zulüm etti.
Biletini kaybettin mi?
Çantamı unuttum.
Telefonumu kırdım.
Adresinizi bana bildirin.
Biletimi kaybettim.
Fırsatımı kaçırdım.
Evrak çantamı unuttum.
Sen fırsatını kaçırdın.
O, şemsiyesini kaybetti.
Tom seçimini yaptı.
Bana kemerini ver.
O, bardağını boşalttı.
Raporunu yazdın mı?
- Ben evimi seviyorum.
- Evimi seviyorum.
Pasaportunu buldun mu?
Onlara çürüğünü göster.
Tom akşam yemeğini yedi.
Tom bardağını düşürdü.
Biletini unutma.
Lütfen cep telefonunu kapat.
Bana adresini söyle.
Sen evini satacaksın.
Portakalını yiyorsun.
Bilgisayarımı kapattım.
Gitar penamı kaybettim.
Anahtarını buldun mu?
Telefonunu şarj et.
Önlüğünü giy.
Kurşun kalemini aç.
İçgüdülerini kullan.
Mayonu getir.
Çöpünü al.
Sesinizi kaydedin.
Cüzdanını ortadan kaldır.
Cüzdanını getir.
Benimkini istiyorum.
Telefonunu dene.
Silahını kullan.
Peruğunu çıkar.
Bilgisayarımdan nefret ediyorum.
Sorunuzu sorun.
Bana seninkini göster!
Cüzdanını ortadan kaldır.
Dizüstü bilgisayarını al.
Evini Tom'a satacak mısın?
- Evini niye sattın?
- Evinizi neden sattınız?
Bana telefon numaranı verir misin?
Listenizi kontrol et.
Bana fotoğraf albümünü gösterir misin?
Ana dilimi seviyorum.
Şemsiyeni nerede bıraktın?
Şemsiyeni buldun mu?
Biletini bulamadın mı daha?
- Anahtarımı kaybettim.
- Ben anahtarımı kaybettim.
Anahtarını nerede buldun?
Bana pasaportunu göster.
Tom borcunu ödedi.
Lütfen adresini bana söyle.
- Evinizi ona satar mısınız?
- Evini ona satacak mısın?
Bana telefon numaranı ver.
Cep telefonumu kaybettim.
Evini satmak istiyor musun?
Anahtarını nereye koydun?
Sadece görevini yapıyordun.
Bisikletini bana ödünç verebilir misin?
Şemsiyeni nerede kaybettin?
O, şemsiyesini unutmuştu bu yüzden ona benimkini ödünç verdim.
Kahveni bitirmedin.
Her tüccar kendi malını över.
Tom'a numaranı verme.
Dün raporumu verdim.
Bana seninkini ödünç verebilir misin?
Cüzdanımı evde bıraktım.
Onlara numaranı verme.
Ona numaranı verme.
Ona numaranı verme.