Examples of using "Quioto" in a sentence and their turkish translations:
Ben Kyotoluyum.
Ben Kyoto'yu ziyaret edeceğim.
Ben Kyotoluyum.
Kyotolu musunuz?
Ben Kyotoluyum.
Kyoto'da doğdum.
Kyoto'ya gitmek istiyorum.
O, Kyoto'da yaşıyor.
- Hiç Kyoto'yu gezdin mi?
- Hiç Kyoto'yu ziyaret ettin mi?
O, Kyoto'da yaşıyor.
- 1980'de Kyoto'da doğdum.
- 1980'de Kyoto'da doğmuşum.
Bir kez Kyoto'da bulundum.
Yarın Kyoto'ya varacak.
Şimdi Kyoto'da yaşıyorum.
Daha önce Kyoto'yu hiç ziyaret ettin mi?
Yazlar Kyoto'da çok sıcaktır.
Kyoto birçok turist tarafından ziyaret edilir.
Kyoto'da bir sürü eski tapınaklar var.
Mike geçen yaz Kyoto'ya gitti.
Kyoto olağanüstü güzel bir şehirdir.
Kyoto'da amcamla birlikte kalacağım.
Kyoto Üniversitesinden mezun oldum.
Kyoto'yu üç kez ziyaret ettim.
İki kez Kyoto'da bulundum.
Kyoto çok güzel bir şehir.
Treniniz ne zaman Kyoto'ya varacak?
Yazın Kyoto'da hava sıcak.
- Onlar geçen yıl Kyoto'ya gittiler.
- Onlar geçen sene Kyoto'ya gitti
Kyoto'da çok fazla arkadaşı yok.
- Ben Kyoto'yu görmek için Japonya'ya geldim.
- Kyoto'yu görmek için Japonya'ya geldim.
Kyoto'da yaşayan bir amcam var.
Kyoto, Japonya'nın eski başkentiydi.
Uzun zaman önce Kyoto'ya gittim.
Onu Kyoto Kraliyet Sarayına götürdüm.
Kyoto Üniversitesinde öğrenim görüyor.
Birkaç arkadaşı Kyoto'da yaşıyor.
Kyoto'da görmen gereken birçok yer var.
İki kız kardeşi var. Her ikisi de Kyoto'da yaşıyor.
Her yıl birçok insan Kyoto'yu ziyaret eder.
Kyoto'da yaşayan bir ağabeyim var.
Kyoto'dan bahsetmişken, sen hiç Kinkakuji tapınağını ziyaret ettin mi?
Kyoto'da hem eski hem de modern yapıları görebilirsiniz.
Bu yıl Tokyo'ya tekrar gelmenizle ilgili bir ihtimal var mı?
Kyoto'ya son ziyaretimde çok eğlendim.
- Kyoto Osaka kadar büyük değildir.
- Kyoto, Osaka kadar büyük değildir.
Japonya'da Kyoto ve Nara gibi güzel şehirler vardır.