Examples of using "Posto" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir benzin istasyonunda çalışıyorum.
Benzin istasyonu nerede?
Tom benzin istasyonuna girdi.
Ben, genellikle bu servis istasyonunda arabaya benzin alırım.
Bizim ilerleme kontrol altına alındı.
Bir sonraki benzin istasyonunda duralım.
- O tavuk son zamanlarda hiç yumurta yumurtlamadı.
- O tavuk son zamanlarda hiç yumurtlamadı.
Tom bir bakımevine kondu.
Erkek kardeşim bir benzin istasyonunda çalışıyor.
Bu benzin istasyonunun benzini iyi ve ucuz.
Fadıl gelecek yıl serbest bırakılacak.
Fadıl şartlı tahliye ile erkenden serbest kaldı.
Bir kilometre ileride bir benzin istasyonu var.
Keşke bu eve adım atmasaydım!
İşini bırakmayı ciddi olarak düşünüyor musun?
Postane buradan çok uzakta değil.
Tom pasaportunu nereye koyduğunu hatırlamadı.
Benzin istasyonu bir kilometre ileride.
Boston'un otuz mil güneyinde bir benzin istasyonundayım.
Ben benzin için benzin istasyonuna çektim.
Tom bir kaza raporunu dosyalamak için polis karakoluna gitti.
Biraz güneş kremi sürmeliyim.
aptal gibi bir dondurma kabının üzerine koymuştum,
Yemek güzel ama biraz daha tuz ekleyebilirdin.
Bu iş için kimin nitelikli olduğunu bildiğim tek kişisin.
Tom bu işe başvurmalı.
Tom Mary'ye anahtarı nereye koyduğunu sordu.