Examples of using "Ovos" in a sentence and their turkish translations:
Hiç yumurta aldın mı?
Kaplumbağalar yumurtlar.
Yumurtaları aldın mı?
Yumurtan var mı?
Şu yumurtaları yiyecek misin?
Çiğ yumurta yemek güvenli midir?
Peki yumurta kabukları?
Tüm yavrular yumurtadan çıktı.
Katı yumurtayı seviyorum.
Yumurtalar nasıl?
Biraz çırpılmış yumurta ister misiniz?
Timsahlar yumurtlar mı?
Kuşlar yumurtlar.
Ben bıldırcın yumurtalarını tercih ederim.
Yumurtalar kırılmış.
- Yumurtaların maliyeti nedir?
- Yumurtalar ne kadar?
Kaç tane yumurta satın aldın?
Yumurtaları satın almayı unuttun mu?
Beyaz yumurtalar ile kırmızı yumurtaların arasında bir tat farkı var mı?
Kutuda çok sayıda yumurta var.
Tavuk beş yumurta yumurtladı.
Ben yumurta sevmiyorum.
Bütün yumurtaları bozuldu.
Annem on yumurta kaynattı.
Yumurtalar hala sıcak.
Hepsi on yumurta vardı.
Onlar yumurtaları süpermarkette satarlar.
Dün kaç tane yumurta alabildin?
Omlet yapıyorum.
Annen kaç tane yumurta aldı?
Lütfen yumurtaları çırpın.
Yarım düzine yumurtamız var.
Tom yumurta sevmiyor.
Bunlar devekuşu yumurtaları.
Kutuda birkaç yumurta var.
Yumurtaları buzdolabına koy.
Tom bu yumurtaları ne zaman satın aldı?
Tom'un kaç tane yumurta aldığını biliyor musun?
Bu tavuklar neredeyse her gün yumurtlar.
Süt ve yumurtayı birlikte karıştır.
O, jambon ve yumurtayı seviyor.
Affedersiniz, yumurtalar nerede?
Affedersiniz. Yumurtalar nerede?
Yumurta silah olarak kullanılabilir.
Siyah tavuklar beyaz yumurtalar yumurtlar.
Bu yumurtaları soymama yardım et.
Yumurtaları pişirmek için suyu kaynatırsın.
Bir düzine yumurta satın almak istiyorum.
Yumurtalar nerede, lütfen?
Bizim tavuklar dün çok yumurta verdi.
İki yumurtayla çiçeği karıştır.
Günde kaç tane yumurta yersin?
Yumurtalar düzine ile satılırlar.
O, mutfakta birkaç yumurta kaynattı.
Pastırma ve yumurta pişireceğim.
Yumurtalarınız soğuyor.
Bir günde üç yumurta yerdim.
Bu yumurtalar düzineyle mi satılır?
Yumurtaların hepsi taze değil.
Bu yumurtalardan biri henüz civciv çıkarmadı.
Bir çırpma teli ile yumurtaları çırp.
Bu yumurtaları kırmamak için dikkatli ol.
Tom et ya da yumurta yemez.
Yumurtaları kaynar suyun içine koyun.
O, iki düzine yumurta satın aldı.
Bizim altı tane yumurtamız var.
Tom jambon ve yumurtayı sever.
Et ve yumurta bir sürü proteine sahiptir.
Bir seçeneğiniz varsa, yumurtadan uzak durun!
Besleyici yumurtalarla dolu dişileri koklayarak bulur.
Yumurtalar yazın çabuk bozulur.
- O tavuk son zamanlarda hiç yumurta yumurtlamadı.
- O tavuk son zamanlarda hiç yumurtlamadı.
Ken bir miktar yumurta satın almak için süpermarkete gitti.
Mary'nin bir düzine yumurtaya ihtiyacı vardır.
Üzgünüm, ama yumurtalar nerede ?
Yumurtaları çırpmak için karıştırıcı kullanacak mısın?
Kuş yumurtaları var. Dikenli karaçalıya yerleştirilmişler.
Bu defa o yumurta bırakacak. Etrafta daha az avcı var.
kraliçe karınca ise, bir kaç saniyede bir süreli yumurta üretir
onun etinden sütünden yumurtasından faydalanıyoruz
O her zaman yumurtaları tuzsuz ve bibersiz yer.
Mary Tom'un hayalarına tekme attı.
Birkaç yumurta ve biraz süt aldım.
Yumurtaları buzdolabının dışında tutabilir misin?
Yumurtanı nasıl istersin?
O, bir çiftçiden yumurtalar ve süt aldı.
Bu kek un, süt, yumurta ve şeker içerir.
Yumurtalar iyi bir protein kaynağı mıdır?
Yumurtayı her zaman tuz ya da biber olmadan yer.
Üç yumurta ve bir bardak şekeri karıştır.
Kaplumbağaların yumurtladığını bilmiyor muydun?
Yumurtalar asla kahvaltıyı kaçırmaz.