Examples of using "Lenha" in a sentence and their turkish translations:
Her gün odun keser.
Tom ateşe bir kütük daha attı.
Tom bütün öğleden sonra yakacak odun doğradı.
- Odun kesmeyi sevmiyorum.
- Odun kırmaktan hoşlanmıyorum.
Yaşlı kadın ormanda odun topluyordu.
Ateşin kaynağı budur.
Ateş sönüyor; biraz odun ilave eder misin?
Bu durumda kuru ağaç bulmak neredeyse imkânsız.
Biz odun kesiyoruz.
Pizza, odun ateşli bir fırında pişti.
ve bol bol kırık dal da var. İyi olacağız, ısınacağız.
Sanırım biraz daha odun yarmamın zamanıdır.
Eski kabin pek çok modern cihazdan yoksundu, hatta bir odun sobası bile vardı.