Examples of using "Inteiramente" in a sentence and their turkish translations:
Seninle tamamen aynı fikirdeyim.
Bu referandum neredeyse tamamen internette gerçekleşti.
Sami oturup tamamen kendi başına bir kitap okuyordu.
Onun söylediği her şeyle tam bir anlaşma içindeyim.
Sana aynen katılıyorum.
Doğruyu söylemek gerekirse, ben hiç onun lehinde değilim.