Examples of using "Sentado" in a sentence and their turkish translations:
- Tom oturmuş kaldı.
- Tom oturmaya devam etti.
Tom masaya oturuyordu.
- Lütfen oturun.
- Lütfen oturmuş biçimde kalın.
- Lütfen oturmaya devam edin.
- Lütfen ayağa kalkmayın.
O orada oturuyordu.
Tom orada oturuyordu.
Tom okurken oturdu.
Burada kimse oturmuyor.
Tom tek başına oturuyordu.
Tom orada oturuyor.
Tom bir koltukta oturuyordu.
Tom masada oturuyordu.
O, bir bankta oturuyordu.
Burada oturan hiç kimse yok.
Tom bir sandalyede oturuyor.
Tom yerde oturuyor.
O yerde oturuyordu.
Tom yerde oturuyordu.
Tom'un yanında oturuyorum.
Tom pencere kenarında oturuyor.
O sandalyede oturuyor.
Bankta oturuyor.
Sandalyenin üstünde bir kedi oturuyordu.
O, hâlâ bankta oturuyor.
Aşçı mutfakta oturuyor.
Öğretmen sandalye üzerinde oturuyor.
Masanın üzerinde oturuyorum.
Ben çok küçük bir sandalyede oturuyorum.
O şarkı söyleyinceye kadar burada oturacağım.
Tom oturmaya alışkın.
Tom ranzasının üzerinde oturuyor.
Neden oturmuyorsun?
Tom oradaki masada oturuyor.
Tom benim arkamda oturuyordu.
Evimde yalnız başıma oturuyorum.
Tom barda tek başına oturuyordu.
Tom sırasında oturuyordu.
Bir bankta oturan yaşlı bir adam var.
O, tam önümde oturdu.
O oturuyor ve bir kitap okuyordu.
- Tom cam kenarında oturuyordu.
- Tom pencerenin yanında oturuyordu.
O, Mary ve Tom'un arasında oturuyordu.
Bankta oturan o değil mi?
Yaşlı adam kollarını bağlamış oturuyordu.
O boş bir masada oturuyor.
Neden burada oturuyorsun?
Tom en sevdiğim sandalyemde oturuyordu.
Tom bir sandığın üzerinde oturuyordu, gitar çalıyordu.
Tom koltuklardan birisinde oturuyor.
Köpek halının üstünde oturuyor.
Orada oturma! ilerle!
Tom odasında tek başına oturuyordu.
Tom arabanın kaputunda oturuyordu.
Tom, Mary'nin yanında oturuyordu.
Tom'un yanında oturuyordum.
Fadıl evinde yalnız oturuyordu.
Oturan tek kişi Tom'dur.
Tom yatağın kıyısında oturuyordu.
Tom kendi başına bir masada oturuyordu.
Adam düşmüş ağacın üzerinde oturuyordu.
Ben bir süre oturdum ve sonra uzaklaştım.
- Kedi masanın üzerinde oturuyor.
- Kedi masanın üstünde oturuyor.
Tom verandada oturuyordu, bir dergi okuyordu.
Tom yemek yerken mutfak masasında oturdu.
Tom kanepede oturuyor, bir dergi okuyor.
O istediği yere oturur.
Tom bekleme odasında yalnız oturuyor.
Tom ön yolcu koltuğunda oturuyor.
- Nerede oturuyordun?
- Nerede oturuyordunuz?
Tom pencerenin yanındaki masada oturuyor.
Tom tek başına oturup kitap okuyordu.
bu virüs yüzünden sıcacık evlerimizde otururken
O şarkı söylerken ben burada oturacağım.
Tom çok çekici bir kadının yanında oturuyordu.
Öylece oturup hiçbir şey yapmadan duramam.
Tom kitap okurken pencerenin yanına oturdu.
Ağzında bir pipoyla orada oturuyordu.
Tom parkta yalnız oturuyordu, kitap okuyordu.
Sami oturup tamamen kendi başına bir kitap okuyordu.
Bilgisayarınızın başında öylece oturmayın, karar verme zamanı.
Bilgisayarın başında öylece oturmayın. Bir karar vermelisiniz.
Lütfen otobüs tamamen duruncaya kadar ayağa kalkma.
Tom sadece orada oturdu ve Mary'nin resmine baktı.
Bütün gün oturmak sizin için kötü.
Tom bir an için sessiz oturamaz.
Bilgisayarın başında öylece oturmayın, bir karar vermelisiniz.
Orada diğer tarafta oturan o adamı tanıyorum.
Tom bir kanepede oturdu, bir derginin sayfalarına göz attı.
O onu başı ellerinin arasında yalnız otururken buldu.
Tom gözleri kapalıyken Mary'nin yanına oturdu.
Tom bir kitap okuyarak ağaç kütüğüne oturdu.
Neden orada oturuyorsun?
Ne kadar süredir burada oturuyorsun?
Ben odaya girdiğimde ve ışıkları açtığımda Tom karanlıkta oturuyordu.
Ne kadar süredir orada oturuyorsun?
Tom, Mary'nin yanına oturdu.
Bu resimde senin yanında oturan kim?
Neden burada karanlıkta oturuyorsun?
Kedi sandalyede oturuyor ve mutfak masasında duran ete bakıyor.
Tom arkadaşlarıyla içki içerken barda oturdu.