Examples of using "Fizer" in a sentence and their turkish translations:
Eğer onu yaparsan komik görüneceksin.
Bunu yapmazsam, kim yapacak?
- Tom bunu yapmazsa kovulur.
- Tom bunu yapmaması durumunda işten atılır.
Onu şimdi yapmazsam, asla yapamam.
Bunu yaparsam sizi rahatsız eder mi?
Ne yaparsan yap, onu yapma.
Ne yaparsan yap, bunu unutma.
Onu yaparsan polisi ararım.
Gürültü yaparsan çocuklar uyanır.
Mary onu yapmazsa Tom çok kızar.
Bunu yaparsan, hayatının sonuna kadar pişman olacaksın.
Yaptığının sonucuna katlanmak zorundasın.
Bir hata yaparsam lütfen beni düzeltin.
Bu gece soğuk olursa bir battaniye daha isteyin.
Eğer bunu yaparsam, Tom bana güler.
Eğer bu konuda hiçbir şey yapmazsan, parti bir fiyasko olacak.
Şimdi ne kadar çok yaparsan, yarın o kadar az yaparsın.
Mary bunu yaparsa Tom kızar.
Tom onu yaparsa Mary mutlu olur.
Bana o soruyu sorarsa, cevap vermeyeceğim.
Eğer bunu yaparsan kendini aptal yerine koyuyor olacaksın.
Tom onu yaparsa ne olacağı konusunda herhangi bir fikrin var mı?
Eğer bunu yapmazsan ölü bir adam olacaksın.
Eğer işi düzgün kotaramazsa eş değil, aş olur.
Umarım Tom gibi aynı hatayı yapmayacaksın.
Ne yaparsam yapayım, daha iyi yapabileceğimi söylüyor.
Bana yardım et. Bunu yaparsan, daha sonra sana içki ısmarlarım.
Onu şimdi yapmazsam, asla yapamam.
Ne yaparsan yap, onu çabuk yap.
Dediklerini yapmazsan, seni öldürürler.