Examples of using "Entrei" in a sentence and their turkish translations:
Ben içeri gittim.
Ben detaylara girdim.
Taksiye bindim.
- Donanmaya katıldım.
- Ben deniz kuvvetlerine katıldım.
Detaylara girmedim.
Ben trene bindim.
Ben arabaya bindim.
Uçağa binmedim.
Orduya girdim.
Tom'un odasına girdim.
Ben panikledim.
Tom'un arabasına binmedim.
Odaya girdiğimde herkes şaşırdı.
Tom'un odasına girdim.
Tom'un arabasına bindim.
Şapkamı çıkardım ve kiliseye girdim.
Bu okula iki yıl önce girdim.
Ben üniversiteye girdiğimden beri birçok arkadaşlar edindim.
Eve geldiğim zaman, paspasın üzerinde tökezledim.
Havaalanı yeniydi. İçeri girdim ve bir göz attım.
Arabama bindim ve uzaklaştım.
Salona girer girmez tören başladı.
Ben girer girmez, o, odayı terk etti.
Odaya girdiğimde, Tom'u yerde baygın buldum.
Sekiz yaşındayken bir resim okuluna kaydoldum.
Tam sınıfa girmiştim ki, öğrenciler bana sorular sormaya başladılar.
Sınıfa girdiğimde çalışan tek kişi Tom'du.
- Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim.
- Ben sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladılar.
Ben odaya girdiğimde ve ışıkları açtığımda Tom karanlıkta oturuyordu.
Eve girerken paspasa takıldım.
Tom, ben odaya girdiğimde Mary'nin çektiği resimlere bakıyordu.
Ben kafeteryaya girdiğimde, iki tane genç adam televizyonda bir güreş maçını izliyordu.
Onun odasına girdiğimde, golf oynadığı yirmi yıl süresince kazandığı çok sayıda kupayı bana gösterdi.
Bugün 17 Ekim 2013 Perşembe. Üç ay önce Tatoeba'ya katıldım. Bu heyecan verici bir deneyim oldu.