Examples of using "Cresceram" in a sentence and their turkish translations:
Siz nerede büyüdünüz?
Büyümüşsün.
Tom ve Mary birlikte büyüdüler.
Çocuklarım burada büyüdü.
Tom ve Mary Boston'da büyüdü.
Tom ve karısı her ikisi de Boston'da büyüdü.
Boston'da büyüdün, değil mi?
Büyükbabamın kuşağındaki birçok insan çiftliklerde büyüdüler.