Examples of using "Juntos" in a sentence and their turkish translations:
Birlikte çalışıyoruz.
Biz beraberdik.
Hep birlikte
Birlikte seyahat ettik.
Biz toplanacağız.
Birlikte gidelim mi?
- Birlikte olacağız.
- Biz birlikte olacağız.
Biz birlikte çalışırdık.
Şimdi birlikte yaşıyoruz.
Birlikte gidebiliriz.
Birlikte dua ettik.
Birlikte öğle yemeği yiyorduk.
Benimle oynar mısın?
Dilleri birlikte çalışabiliriz.
Bunu birlikte başaracağız.
Onlar birlikte çok oynarlar.
Düğünlerimizi birlikte kutladık.
Birlikte yaşıyoruz.
Birlikte akşam yemeği yiyelim
Birlikte çalışalım.
Hepimiz birlikte oynayalım.
- Yakında toplanacağız.
- Biz yakında bir araya geleceğiz.
Biz birlikte yaşardık.
Birlikte yemek yiyelim.
Hep birlikte gidelim.
Birlikte şarkı söyleyelim.
Biz birlikte balık tutmaya giderdik.
Birlikte yemek yiyelim.
Birlikte mi gidecekler?
Herkes birlikte kaldı.
- Biz birlikte çalıştık.
- Beraber çalıştık.
Haydi beraber dans edelim.
Onlar birlikte gittiler.
Birlikte çalışır mısınız?
Beraber çalışmalıyız.
Birlikte seyahat edelim.
- Birlikte duş aldık.
- Beraber duş aldık.
Birlikte öğle yemeği yiyelim.
Ev ödevini birlikte yapalım.
Onu birlikte yapacağız.
Biz birlikte çok eğleniyoruz.
Birbirimize destek olmalıyız.
Hemen hemen her şeyi birlikte yaparız.
Biz birlikte futbol oynadık.
- Biz birlikte Fransızca okuyoruz.
- Biz birlikte Fransızca çalışıyoruz.
Beraber çok zaman geçirdik.
Bu konuda birlikte çalışmamız gerekecek.
Birlikte gittik.
Bunu birlikte yapacağız.
Biz maçı birlikte izleyeceğiz.
Hepsi tekrar bir arada.
Herkesin, işbirliğine ihtiyacı vardır.
Bu problemi beraber çözelim.
Bunu birlikte yapalım.
Birlikte kalın.
Siz hâlâ birlikte misiniz?
Birlikte kutlama yapmak eğlenceliydi.
Biz birlikte sarhoş olduk.
Sonsuza dek birlikte olacağız.
Biz her şeyi birlikte yaparız.
Her zaman birlikteydik.
Bunu birlikte yapabiliriz!
- Birlikte çok zaman harcadık.
- Birlikte çok zaman geçirdik.
Biz sık sık birlikte öğle yemeği yeriz.
Arkadaşlar şeyleri birlikte yaparlar.
Biz her zaman birlikte çalışırız.
Çoğu zaman birlikte yemek yeriz.
Biz birlikte kutlamalıyız.
Siz her zaman birliktesiniz.
Birlikte bisiklete bineriz.
Birlikte koşarız.
Biz birlikte kahve içtik.
Siz ikiniz birlikte çalışır mısınız?
Onunla tanışmanı istiyorum.
Birlikte Boston'a gidelim.
Birlikte olmamız gerekmiyor.
Birlikte olmamız gerekiyordu.
Biz birlikte Fransızca çalışıyoruz.
Beraber güçlüyüz.
Birlikte bir şarkı yazmaya çalışalım.
Birlikte çok mutlu görünüyorlar.
Birlikte çalışmayı öğrenmemiz gerek.
Cadılar Bayramını birlikte kutlamalıyız.
Beraber pikniğe gittik.
Beraber kahvaltı edelim mi?
Tom ve Mary birlikte mutlular.
Biz birlikte gitmeliyiz.
Beraber, göz korkutucu bir kalabalık oluşturuyorlar.
Ve her zaman, her yerde birlikteydik.
Beraber yapmak istiyor üstelik
Tom ve Mary birlikte döndü.
Bu gece birlikte yiyelim.
Birlikte eğleneceğimizi düşündüm.