Examples of using "Conversar" in a sentence and their turkish translations:
Konuşmak istiyor musun?
Konuşacağız.
Onlar konuşmak istiyor.
Sohbet edelim.
Sen ve ben konuşabilir miyiz?
Biz konuşmaktan hoşlanıyoruz.
Seninle sohbet etmek istiyoruz.
Bizim seninle konuşmamız gerek.
Şu anda konuşmamız gerekiyor.
Beyler, konuşmamız gerek.
Seninle konuşmak güzeldi.
Sizinle sohbet etmek güzeldi.
Konuşmak için birini istiyorum.
Özel olarak konuşabilir miyiz?
Konuşmamız gerektiğini düşünüyorum.
Sadece konuşmak istiyorum.
- Konuşmak ister misin?
- Konuşmak istiyor musun?
Bizim daha fazla konuşmamız gerekiyor.
Tom, bizim konuşmamız gerek.
Belki konuşmalıyız.
Yarın konuşabilir miyiz?
Şimdi konuşalım.
Şimdi konuşabilir miyiz?
Sizinle konuşmak istiyor.
Konuşmak için buradayız.
Konuşmaya hazırım.
Burada konuşmamalısın.
- Tom'la konuşmaktan hoşlandım.
- Tom'la konuşmaktan hoşlanıyordum.
Sadece konuşmak istiyorum.
Şimdi konuşamayız.
Tom sadece konuşmak istedi.
Gerçekten sadece konuşmak istiyorum.
Daha sonra konuşabilir miyiz?
Dışarıda konuşalım.
Biz trende konuşabiliriz.
Benimle konuştuğun için teşekkürler.
Konuşmaya başladık.
Onlar konuşmaya başladılar.
Skype'de konuşalım.
Sadece seninle konuşmak istiyorum.
Bizim herkesle konuşmamız gerekiyor.
Gerçekten biriyle konuşmam gerek.
Tom hakkında konuşmamız gerek.
Kütüphanede konuşmaya izin verilmiyor.
Onunla konuşurken keyif aldım.
Ben sadece onlarla konuşmak istiyorum.
Ben konuşacak birini istiyorum.
Ben buradayım. Sohbet etmek istiyor musun?
- Sohbet yerine çalışın!
- Konuşmak yerine çalışın!
Konuşabileceğimizi düşündüm.
Hadi gidip diğer odada konuşalım.
Tom'la konuşmak ister misin?
Bir şey hakkında konuşmamız gerekiyor.
Gerçekten oturup konuşmalıyız.
- Konuşmak için birini bul.
- Konuşacak birini bul.
Gerçekten konuşmamız gerektiğini düşünüyorum.
Konuşabileceğimizi umuyordum.
Tom'la konuşmayı denedim.
Senin ve benim konuşmaya ihtiyacımız var.
Seninle konuşmak iyidir.
Sabahleyin konuşabiliriz.
Bir an için konuşabilir miyiz?
Biz genellikle İngilizce konuştuk.
Dövüşmeden önce konuşalım.
Tom ve benim konuşmamız gerekiyor.
Konuşmak istiyorsun, değil mi?
Tom konuşmaktan hoşlanıyor.
- Gerçekten biriyle konuşmam gerekiyor.
- Gerçekten biriyle konuşmalıyım.
- Gerçekten biriyle konuşmam lazım.
Tom çocuklarla nasıl konuşacağını bilir.
Konuşacak birisine ihtiyacım var.
Tom'la konuşmayı sevdim.
Konuşmak zorundayız, Tom.
Seninle konuşmak eğlenceli.
Çocuklarla konuşmaya alışkınım.
Arkadaşım seninle konuşmak istiyor.
Onun konuşacak hiç kimsesi yok.
Konuşmak için birine ihtiyacım var.
Önce Tom'la konuşmak istiyorum.
Birisinin Tom'la konuşması gerekiyor.
Tom'la konuşmak istemiyor musun?
Tom insanlarla konuşmayı sever.
Tom'la konuşmayı gerçekten sevdim.
Bence konuşacak birine ihtiyacın var.
İnsanlarla konuşmayı severim.
Neden şimdi konuşamayız?
Sen de Tom'la konuşmalısın.
Belki daha sonra konuşabiliriz.
Bir yere gidelim ve konuşalım.
Bizim yüz yüze konuşmamız gerekiyor.
Şimdi bu konuda konuşmak zorunda mıyız?
Hakkında konuşacak bir şeyimiz yoktu.
Onunla konuşmaktan zevk alıyorum.
Konuşmamız gerek.
Çocuklarla konuşmayı severim.
Biri ile konuşmakta özgürsün.
Tom Mary ile konuşurken keyif aldı.