Examples of using "Contra" in a sentence and their turkish translations:
Ben buna karşıyım.
Kadınlara yönelik şiddete karşıyım.
Virüsten korunun
Savaşa karşıyım.
Herkes bana karşı.
- Senin aleyhinde hiçbir şeyim yok.
- Seninle bir derdim yok.
örgütlenmeye başlamıştı.
Hastings Savaşı'nda savaştılar .
Bu kurallara aykırıdır.
O, onun aleyhine tanıklık etti.
Uykuya karşı mücadele ettim.
Herkes bana karşı değil!
Yangına karşı uyanık olun.
Herkes bana karşı.
Pazar günleri çalışmaya karşıyız.
- Faturaya itirazım var.
- Ben tasarıya karşıyım.
bozuk olan her düzene karşıydı
size karşı büyü yapabilirdi
Rüzgara karşı yelken açtık.
Şans benden yana değil.
Ona karşı bir şeyin var mı?
Kaşıntı kremine ihtiyacım var.
Lincoln köleliğe karşı idi.
O, yasalara aykırıdır.
Herkes beni bulmak için dışarıdaydı.
Yüzde on üç karşıydı.
Her şeye bir çare vardır.
Ben evliliğe karşıyım.
Şans bize karşı.
Bu aptal reformu protesto ediyorum!
Biz küreselleşmeye karşıyız.
Akıntıya karşı yüzmek çok zordu.
O dudaklarını benimkine bastırdı.
Tom'un karısı ona karşı tanıklık etti.
Tarantula dümdüz duruyor.
faşizme karşı hakkımızı istiyoruz!
Günümüzde ise İslamiyet'e aykırı olmasına rağmen
Perslere yönelik kampanya için,
O benim inançlarıma ters düşüyor.
Dalgalar kayalarda kırılıyor.
İnsanlar yoksulluğa karşı mücadele etti.
Grip aşısı yaptırdım.
İnsanların sömürülmelerine karşı savaştım.
Rızası olmadan ona piyano çaldırdım.
Tom'a karşı bir şeyin var mı?
Irk ayrımcılığına karşı mücadele etti.
Ben savaşın her türüne karşıyım.
Onlar nükleer güce karşılar.
- Ben idam cezasına karşıyım.
- Ölüm cezasına karşıyım.
Araba bir ağaca çarptı.
Planıma karşı mısınız?
Tom diğer yüzücülere karşı yarışıyor.
Bu, yasalara aykırı değil.
İçki içmek yasaya aykırı değildir.
O, kaza sigortası satın aldı.
Bu insanlığa karşı bir suç.
Ben bir ateş düşürücü almak istiyorum.
Onlara karşı neyin var?
Bu, kurallara karşı değil mi?
Tom kanserle savaşıyor.
O asla ebeveynlerine karşı gelmez.
Onun isteklerinin aksine o onu yakarak kül etti.
Tom, onu onun iradesine karşı yaptı.
Ben istemeden yalan söyledim.
Zamana karşı bir yarıştı.
- Bütün öğrenciler savaşı protesto ettiler.
- Bütün öğrenciler savaşa karşı protestoda bulundular.
Ona umutsuz bir çatışma öfkeli ... atlar atlara, erkeklere karşı erkeklere,
Ölümü bir ceza olarak kullanmaya karşıyım. Onu bir ödül olarak da kullanmaya karşıyım.
hayatın aleyhine değil, lehine olmak lazım.
Olasılıklar her bir ufak yavrunun aleyhine.
Tanrı'nın kurallarına karşı geldiği için
Virüse karşı bütün önlemleri biz almıştık
fakat babası dahil herkes buna karşı çıkıyor
Titanik bir buzdağına çarptı.
- Üzgünüm, ama bu projeye karşıyım.
- Üzgünüm ama ben bu projeye karşıyım.
Tom kulağını duvara dayadı.
- Tüm öğrenciler savaşa karşılardı.
- Bütün öğrenciler savaşa karşıydı.
Tom'un aleyhinde bir şeyim yok.
Bu insanlığa karşı bir suçtur!
O, onu iradesine karşı yaptı.
Ailem evliliğimize karşı çıktı.
O artık zamana karşı bir yarıştı.
Trafik kazalarına karşı önlem almamız gerek.
Arabalar birbirlerine çarptılar.
Bu insanlığa karşı bir suçtur!
Soykırım insanlığa karşı bir suçtur.
Senin vasiyetine karşı bir şey yapmayacağız.
Kürtajı destekliyor musun yoksa karşı mı çıkıyorsun?
İran ABD'ye karşı savaş ilan etti.
Doktor hastalıkla mücadele ediyor.
Aptallığa karşı kanun yapmak mümkün değil.
Halk krala karşı ayaklandı.
Babasının rızası dışında evlendi.
O, dizini sandalyeye çarptı.
Fadıl hala kanserle savaşıyordu.
Fadıl nefretini masuma çevirdi.
Bu savaşı teknoloji üzerinden yapıyorlardı
İnsanlar nükleer silahlara karşı protesto ediyor.
Bu politikanın lehinde mi yoksa aleyhinde misin?