Examples of using "Campo" in a sentence and their turkish translations:
Alan bereketli mi?
O, arazide çalışır.
Ben tarlayı sabanla sürdüm.
Kırsal bölge güzeldir.
Sahayı koşarak geçtim.
Bölgenin dışında kalın.
- Büyükannem köyde yaşıyor.
- Anneannem köyde yaşıyor.
- Babaannem köyde yaşıyor.
Sen tarlana buğday ektin.
bir çiftçi tarlasını sürüyor
manyetik alanı var fakat
Hidrolik alanda yaptığı notları yanlız
At tarlalarda koştu.
- Babam şehir dışında yaşıyor.
- Babam köyde yaşıyor.
- Babam kırsalda yaşıyor.
- Babam taşrada yaşıyor.
İnekler çayırda otluyorlar.
Tom kırsalda yaşıyor.
Çiçekler çayırda büyüyorlar.
Tom kırsalda yaşamak istiyor.
Pirinç bu alanda dikilecek.
Pirinç bu alanda ekilir.
- Sahada yeşil çimler var.
- Sahada yeşil çim var.
- Zeminde yeşil çimen var.
Onun annesi ülkede tek başına yaşıyor.
üretimde ve tarlada hep vardı
biz manyetik alan diyoruz
manyetik alan ne işe yarıyor
marsın da manyetik bir alanı vardı
manyetik alandan faydalanıyorlar
Asıl branş alanın nedir?
Kırsalda yalnız yaşamayı tercih ederim.
Biz kırda sessiz bir gün geçirdik.
O bu alanda öncüdür.
Kırsalda yaşamayı sevmiyorum.
Bu kampta yemek korkunç.
Takımlar sahaya geliyor.
Tom kırsala gitti.
Ben tarlama arpa ektim.
O, tarlasına arpa ekti.
Biz tarlamıza buğday ektik.
Onlar tarlalarına buğday ekti.
Arpa, bu alanda dikilecek.
Bu alanda ne ekilecek?
Ülkede ne kadar süre kaldınız?
Çayır kurbağa ile doludur.
Helikopter sahanın etrafında uçuyordu.
Fadıl bir mayın tarlasına girdi.
Tom bir taşra çocuğu.
Sahada bir piknik yaptılar.
tıpkı bir girişimciye, entelektüele,
o zaman manyetik alana bir bakalım
Ölümcül yaralı, alan.
- O bizim beyzbol sahamızdır.
- Orası bizim beyzbol sahamız.
Bizim beyzbol sahamız çok küçük.
Biyoloji alanında çalışıyor.
dışarıya çıkmaktan vazgeçerek,
Çiftçi tarlaya tohumları serpiyor.
Çiftlik evi gizemli bir biçimde beyazlaştı.
Siyah alaca sığır sürüsü İngiliz kırsalında bir tarlada otlar.
Biz tarlamıza arpa ektik.
Onlar tarlalarına arpa ektiler.
Ben tarlama buğday ektim.
Tom kırsalda yaşamayı sevmiyor.
Her takımın sahada 11 oyuncusu var.
Fadıl taşrada yeni bir ev satın aldı.
Tarlaya tek başına gidebiliyorken
manyetik alan olduğunu söylesin
manyetik alan nedir onu anlatmadık
Hiç bir tarlayı bir atla sürdün mü?
Orman gözlü orman kulaklı.
Kırsala taşınmak istiyorum.
Tom tutuklu kampına gönderildi.
Tom tarlasına arpa ekti.
Çok geniş bir pirinç tarlası kenti çevreler.
Oh Zeus, çiftlik fazla tahıl sağlamıyor.
Dadaab, Kenya'daki bir mülteci kampıdır.
Ben kırsal alanda yaşamayı şehirde yaşamaya tercih ederim.
Bana kırsalda yaşamak istemenin nedenini söyle.
Fakat orman faresinin böyle bir seçeneği yok.
evim, çiftlik, şu tarla,
bu yüzden dünyanında dev bir manyetik alanı var
güney manyetik alanı her 11 yılda 1 yer değiştiriyor
Burada bir yeşil alan vardı; şimdi bir süpermarket var.
O, ülkede zengin ve rahat bir hayat yaşadı.
Burada yeşil bir alan vardı; şimdi o bir süpermarket.
Sahaya gidelim ve uçurtma uçuralım, ne dersin?
Kutupların etrafını saran manyetik hatları aydınlatırlar.
tarlayı sürerken pulluğuna bir taş takıldı
Savaş alanı ölü ve yaralılarla doluydu.
Alandaki büyük bir ağacı yıldırım çarptı.
Şehirde yaşamak şehir dışında yaşamaktan tamamen farklı bir şeydir.
az önce söylemiştim manyetik alan bir kutuptan çıkıyor
Adadaki havaalanı yabani otlarla kaplıdır.
Beni ne için arıyorsun? Ben maça girmek üzereyim.
Genellikle yazın kırsala gider misin?
Şehir hayatı ve kırsal hayat arasında büyük bir tezat var.
Kır yaşamı,şehir yaşamıyla karşılaştırıldığında çok huzurludur.
Görüş alanım eskisi kadar geniş değil gibi görünüyor.
- Köy hayatı şehir hayatından daha sağlıklıdır.
- Kırsal yaşam kent yaşamından daha sağlıklıdır.
Onun kitabı bir ülke hayatı hikayesiyle başlıyor.
Kışın şehirdeyim ama yaz için kırsalda kalırım.