Examples of using "Areia" in a sentence and their turkish translations:
Kum yedim.
Kum üzerinde uzanalım.
Kumdan nefret ederim.
O biraz kum yedi.
Kum sıcaktan yanıyor.
Kumda yürüyüş zordur.
Kuru kum su emer.
Kum sıcaktı.
Kum sıcak.
Çocuklar kumda oynuyorlar.
Yangını kumla söndürdün mü?
Biz kumdan bir kale yaptık.
Kum sevmem.
Kumu eşit dağıtın.
Çöp kutusunu boşaltın.
Kumda yalınayak yürümekten hoşlanır mısın?
Tom el arabasını kum ile doldurdu.
Plajda kum beyazdı.
O, kuma bir çukur kazdı.
Gerçeği yok sayma.
Tom kumun üzerinde bir çukur kazdı.
Tom kumda bir daire çizdi.
Tom bir kum kale yaptı.
Gelgit, kum kaleyi yok etti.
Ama kazmaya yetecek kadar kum var.
Çocuk kovayı kumla doldurdu.
Tom kovasını kumla doldurdu.
Onlar da bir kumdan kale inşa etti.
Askerler kum torbalarını kumla doldurdu.
Ve o, kuma ne çizdi?
Ama biraz kum alıp bunu zımpara gibi kullanabilirsiniz.
Tarantula, gördünüz mü? Bakın, üzeri kumla kaplı.
Bu beyaz avcı örümcek kendine eş arıyor.
Gözün görebildiği kadarıyla kumdan başka bir şey yoktu.
Tom, çocukların kum kalesini imha etti.
- İşçi, bir kürekle kum taşıyor.
- İşçi, kürekle kum taşıyor.
Tom ve Mary birbirlerine kum attılar.
- Gözüme kum kaçtı.
- Gözüme kum tanesi kaçtı.
Kum o kadar sıcaktı ki ayaklarımı yaktı.
Tom ve Mary sahilde bir kum kalesi inşa ettiler.
Tom eğildi ve bir avuç dolusu kum aldı.
Tom bir sopayla kumda bir daire çizdi.
Çocuklar plajda kumdan bir kale yaptılar.
Çocuklar sahilde kumdan kaleler inşa ediyorlar.
Buza karşı yollara müdahale ederler ya? Kum kullanırlar.
Şişe kuma benzer bir şeyle doluydu.
Tom'un kumdan kalesi fırtına tarafından tahrip edilmişti.
Tom'un kum kalesi gelgit tarafından yok edildi.
Şimdiye kadar ilk defa kumla bir yangın söndürdüm.
O 60 yaşında ve hala sahilde kumdan kaleler inşa eder.
Fakat kulaklarındaki özel kemikler kumdaki en ufak titreşimleri algılar.
Guguklu saatleri kum saatlerine tercih edeceğini sanıyordum.
Mary plastik bir kürek kullanarak kovasını kumla doldurdu.
Nihayet bir beyaz avcıya denk geliyor. Ama aradığı eş değil bu.
"Tamam, bunlar öldürdüğü hayvanlar." Öldürdüğü hayvanlara, küçük izlere ve kumdaki kazılara baktım.
Kuma vurarak oluşturduğu titreşimlerle rakibini uyarıyor.
Bu sahildeki taşlar bana Laura ve benim gece karanlığına kadar kumda oynadığımız o yaz günlerini hatırlatıyor.