Examples of using "Aguenta" in a sentence and their turkish translations:
Dayan.
- Sık dişini.
- Kendini bırakma.
- Dayan.
Şimdiye kadar tuttu.
Otur oturduğun yerde.
Ama çok uzun sürdüremiyor.
Bu yüksek ısıya nasıl katlanabiliyorsun?
Tom sözünün kesilmesine katlanamaz.
Ama yılan zehri bu sıcakta fazla dayanmaz.
O, şaka kaldıramaz.
Uçurum şurada. Bu pozisyonu koruyun, bu iyi.
İyi işti! Ama yılan zehri bu sıcakta çok dayanmaz.
Hâlâ çölde keşfetmemiz gereken bir sürü yer var. Ama yılan zehri bu sıcakta fazla dayanmaz.
Dayan, Tom. Ölme.
Gündüzleri uzun yol gitmek bu yeni doğmuş yavru için çok zor. Hava serinken olabildiğince yol almalılar.