Examples of using "Trzymając" in a sentence and their turkish translations:
Onların hayatını da. Bu çetin kış gecelerinden sağ çıkmanın tek yolu sıkı sıkıya sarılmak.
Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.
Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.