Examples of using "Przodu" in a sentence and their turkish translations:
Hareket edelim! Hareket edelim!
Durun, yavaş olun çocuklar.
Ben önden gideceğim.
Zorla öne geçmeye çalışıyor.
O zorlukları aşmasını bildi.
Kendinizi adayacak ve kendinizden emin bir şekilde sürekli ileri gideceksiniz.
İleride başka bir gemi gördük.
İkincisi de, sürekli ilerlemeye devam etmek. Canınız istemese bile emin bir şekilde ileriye gitmelisiniz.
İleriye bakmaya odaklanmalı ve bacak gücünüzü kullanarak...
Ya zorlayacağız ve bunu yapacağız
Ya zorlayacağız ve bunu yapacağız.
Bir plan yapmadan yolunuzu buna göre bulmak mı istiyorsunuz?
Bedeni hafifçe öne eğilmiş, kokunun izini takip ediyordu.
O öndeki kızdan kopya çekerek testte hile yaptı.
Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur.
Vücudumun yara almayan bir parçası bile kalmadı.
Tom bir genç iken, o sık sık ön sundurmada otururdu ve akşam yemeğinden sonra akşamleyin şarkı yazardı.
Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur. Ne kadar hızlı olduğunuzu düşünseniz de bir çıngıraklı yılan kadar değilsiniz.