Examples of using "Pozwalają" in a sentence and their turkish translations:
Ekonomik arabalar size tasarruf sağlar.
Onlar diskoya gitmemize izin vermezler.
Burada parketmeye izin veriyorlar.
Işıklarını kapatıyorlar. Rakiplerden biraz mahremiyet sağlıyor bu.
Yarasalar, burunlarının etrafındaki ısı algılayıcılarla hedef belirler.
Ebeveynlerim çıkmama izin vermeyecek.