Examples of using "Nam" in a sentence and their turkish translations:
Bize bir şey söyle.
Resmimizi çek.
Üzgünüz.
Bize yardım edecek misin?
Bize yardım ettiler.
Gelin ve bize yardımcı olun.
Bize hiçbir şey söylemediler.
Zaferimiz için bizi kutladılar.
Bize biraz daha anlat.
Bizim paramız yok.
Biz başarılı olduk.
Bize kartları dağıt.
Biz başardık.
Bize uyar.
Onlar bizi kıskanıyorlar.
Tom bize söyledi.
Çok üzgünüz.
Bize biraz zaman ver.
İnekler bize süt verir ve tavuklar bize yumurta verir.
İnsanlığın bunu gözlemleyip bize yardım etmesini istiyoruz.
Bize hiçbir şey anlatamaz mısın?
Niye önemsemeliyiz?
Tamam, bir "eee" sesi ver bakalım.
...erzaklarımız çoktan azalmıştı.
Annem bizim için çay yapıyor.
Onlar bize yiyecek temin ettiler.
O bize güzel kitaplar satın aldı.
Onlar başarımızı kıskanıyorlar.
Yiyeceği bitirdik.
Bize yedek parça gönderiyorlar.
Bir B planına ihtiyacımız var mı?
Şarabımız bitti.
O bize bazı içecekler aldı.
Bize saat ücreti ödeniyor.
Üç günümüz kaldı.
Bizim benzinimiz bitti.
Neden Tom bize yardım ediyor?
Sebeplerini bize açıkladı.
Mary yarın bize yardımcı olacak.
Tom bize söylerdi.
Tom bizi destekleyecek.
Bize ne oldu?
Tom bize ne verdi?
Bize bir örnek verebilir misin, lütfen?
Tom bize yardım etmeye geldi.
O bize yiyecek çok şey verdi.
Arılar bizim için bal sağlar.
Tom hepimize yardım etti.
Bu bize çok yardımcı olur.
Bu hepimize yardımcı olur.
Tom bize yardım etmeye çalıştı.
Hiç kimse bize yardım etmiyordu.
Neden bize anlatmadın?
Bize biraz zaman ver ver, lütfen.
Gazımız bitiyor.
Bize ne düşündüğünü söyle.
Bize ne yapacağımızı söyle.
Benzinimiz tükendi.
Su bizim için vazgeçilmezdir.
Hangisi bize en iyi korumayı sağlar?
Çoğu zaman başaramayacaksınız.
Bizi rutin işlerden kurtarmak
Dick bize yardımcı olmak için isteklilik gösterdi.
Öğretmen bize komik bir hikaye anlattı.
Biz konuşuyorken kesme.
Tom her şeyi bize anlatmadı.
Tam olarak ne gördüğünü bize söyle.
Bugün eğlenceliydi.
Bize bir şarkı söyle, lütfen.
Onu yapmamıza izin verilmiyor.
Bize üç yüz dolar borçlusun.
Tom bize bazı içecekler aldı.
Tom bize bazı şeyler bıraktı.
Tom'un bize yardım etmesini rica ettim.
Seni tekrar gördüğümüze sevindik.
Tom bize sırrını söyledi.
Deniz kenarında eğlendik.
Onu bu kez alacağız.
Tom bunu hepimize açıklayacak.
Hedefimize ulaşmamız için bize yardım et.
Tom her zaman yardım etmemize izin verir.
Ona bize yardım etmesini söyle.
Ne olduğunu bize anlat.
Onun ne olduğunu bize anlat.
Bize bir hayalet hikayesi anlat.
Neden bize gerçek söylenmedi?
Bu da haftada 119 saat uyanık kalıyorsunuz demektir.
Devam et, bize ne yapabileceğini göster.
O, bize üzücü haber getirdi.
Bizim annemiz bize bir köpek yavrusu satın aldı.
Paramız tükeniyor gibi görünüyor.
Suyumuz bitiyor gibi görünüyor.
Sadece bize doğruyu söyle.
Bu tiyatroda alkol içmememiz gerekiyor.
Etrafımızdaki dünyayı anlamamıza yardım eden şey.
Ama bize gümüş paralar verdiler.
Bize onların hepsinin aile fotoğrafları gösterildi.