Translation of "Tutaj" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Tutaj" in a sentence and their turkish translations:

- Tutaj mieszkamy.
- Tutaj żyjemy.

Bu yaşadığımız yer.

- Pracuję tutaj.
- Pracuję tutaj.

Burada çalışıyorum.

- Chodź tutaj.
- Chodźcie tutaj.

- Buraya gel!
- Buraya gel.

Tutaj!

İşte gidiyoruz.

Tutaj?

- Burada mı?
- Burası mı?
- Buraya mı?

- Pozwalają tutaj parkować.
- Tutaj wolno parkować.

Burada parketmeye izin veriyorlar.

O, tutaj.

İşte burada.

Patrzcie tutaj.

Bakın, burada.

Spójrzcie tutaj.

Buraya bakalım.

Spójrzcie tutaj.

Buraya bakalım.

Zobaczę tutaj.

Şuna baksanıza.

To tutaj.

Güneşte parlayan şey.

Pracujesz tutaj?

Burada mı çalışıyorsun?

Zostań tutaj!

Burada kal!

Zaczekaj tutaj.

Burada bekle.

Mieszkasz tutaj?

Burada mı yaşıyorsun?

Zacznij tutaj.

Buradan başla.

Usiądź tutaj.

Buraya otur.

Zostań tutaj.

Burada kal!

Będę tutaj.

Burada olacağım.

Zjem tutaj.

Burada yiyorum.

Mieszkam tutaj.

Burada yaşıyorum.

Popatrz tutaj.

Buraya bak.

Będziemy tutaj.

Burada olacağız.

Zostanę tutaj.

Burada kalacağım.

Pracuję tutaj.

Burada çalışıyorum.

Poczekaj tutaj.

Burada bekle.

Jestem tutaj.

Buradayım.

Przejdźmy tutaj.

Buradan geçelim.

Pracuję tutaj.

Burada çalışıyorum.

Podpisz tutaj.

Burayı imzala.

Tutaj jesteś.

İşte buradasın.

Zostaniemy tutaj.

Burada kalacağız.

- Będziesz tutaj śpiewał?
- Będziesz tutaj śpiewała?
- Będziecie tutaj śpiewali?
- Będziecie tutaj śpiewały?
- Będziesz tu śpiewać?
- Będziecie tu śpiewać?

Burada şarkı söyleyecek misin?

- Oni już tutaj są.
- Są już tutaj.
- Oni są już tutaj.
- One są już tutaj.
- Są już tu.

Onlar zaten buradalar.

- Wynocha! Nie grajcie tutaj!
- Wynocha! Nie graj tutaj!

Defol! Burada oynama!

- Byłaś tutaj tydzień temu?
- Byłeś tutaj tydzień temu?

Geçen hafta burada mıydın?

- Czy on tutaj mieszka?
- Czy ona tutaj mieszka?

O burada yaşıyor mu?

Zostawimy je tutaj.

Bakın, onları böyle bırakacağız.

To wkładamy tutaj,

Bakın, bu böyle dönüyor.

Dość płytko tutaj.

Bu oldukça sığ.

Założę tutaj fundację.

Ayrıca, şimdi bir vakıf kuruyorum,

Widać to tutaj.

Burada görebilirsiniz.

Zatrzymajmy się tutaj.

Burada duralım.

Oni są tutaj.

Onlar burada.

Postawmy choinkę tutaj.

Noel ağacını buraya dikelim.

Kto tutaj rządzi?

Burada kim sorumlu?

Zatrzymaj się tutaj.

Burada dur.

Jesteśmy tutaj godzinę.

Bir saattir buradayız.

Policja jest tutaj.

Polisler burada.

Rozpoznajesz tutaj cokolwiek?

Buradaki bir şeyi tanıyor musun?

Powinniśmy tutaj zaczekać?

Burada beklemeli miyiz?

Byłem już tutaj.

Ben daha önce burada bulunmuştum.

Zjem to tutaj.

Ben onu burada yiyeceğim.

Wczoraj przybyłem tutaj.

- Dün buraya ulaştım.
- Buraya dün geldim.

Tutaj jest książka.

Burada bir kitap var.

Dlaczego tutaj śpiewasz?

Neden burada şarkı söylüyorsun?

Lepiej poczekaj tutaj.

Burada beklemeniz gerekiyor.

Co tutaj robisz?

Burada ne yapıyorsun?

Proszę tutaj podpisać.

Lütfen burayı imzalayın.

Tutaj są szczegóły.

İşte ayrıntılar.

Tutaj można rozmawiać.

Burada konuşabilirsin.

Tom tutaj będzie.

Tom burada olacak.

On mieszka tutaj.

O burada yaşıyor.

Proszę poczekaj tutaj.

Lütfen burada bekleyin.

Tutaj jest łyżka.

Burada bir kaşık var.

Powinien tutaj przybyć.

O, buraya varmalıydı.

Tutaj jest restauracja.

Burada bir restoran var.

Zatrzymaj tutaj samochód.

Arabayı burada durdur.

Lepiej zostać tutaj.

Burada kalmak daha güvenlidir.

Ładnie tutaj, prawda?

Güzel yer, ha?

Tom mieszka tutaj?

Tom burada yaşamıyor mu?

- Odejdź, zanim zobaczą ciebie tutaj.
- Odejdźcie, zanim zobaczą was tutaj.

Onlar seni burada görmeden önce git buradan.

- Czemu Toma tutaj nie ma?
- Czemu nie ma tutaj Toma?

Neden Tom burada değil?

- Powinienem być tutaj całe popołudnie.
- Powinnam być tutaj całe popołudnie.

Bütün öğleden sonra burada olmalıyım.

Tutaj siedzę poza kadrem

Burada arkada oturuyorum

No chodź tu! Tutaj!

Bir tane var. Hadi. Hadi, buraya gel.

Zostawimy je tutaj. Zakopiemy.

Bakın, onları böyle bırakacağız. Ve de üstünü dolduracağım.

To samo pomoże tutaj.

Burada da aynı şey işe yarayacak.

MB: Poprosimy światło tutaj.

MB: Bu ışığı açalım.

Tutaj się robi nacięcie

Buradan bir kesik açarsınız

Nocują tutaj co roku.

Her yıl geceyi burada geçirirler.

Małpy są tutaj święte.

Buralarda maymunlar kutsal sayılıyor.

Widzicie tropy zwierząt tutaj?

Bakın, oradaki hayvan izlerini görebilirsiniz.

Powinien być gdzieś tutaj.

Buralarda bir yerde olmalı.

Tutaj jest znacznie chłodniej.

Vay canına, burası çok daha serin.

To dzieje się tutaj.

Tam da burada yaşanıyor.

Napisz tutaj swój adres.

Adresini buraya yaz.

Czy przyszłaś tutaj sama?

Buraya yalnız geldin mi?