Examples of using "Powinniśmy" in a sentence and their turkish translations:
Gitsek iyi olur.
Yardım ediyor olmalıyız.
Bir tuzak kurmalıyız.
Biraz beklemeliyiz.
Burada beklemeli miyiz?
Gitmemiz gerekmiyor mu?
Belki geri dönmeliyiz.
- Yatmaya gitmemiz gerek.
- Uyumaya gitmemiz gerek.
Onu dinlemeliyiz.
Biz doktoru aramalıyız.
Bunu almalı mıyız?
Ben tekrar denememiz gerektiğini düşünüyorum.
Ölüm cezasını yürürlükten kaldırmalıyız.
Biz komşularımızı sevmeliyiz.
Biz her zaman yasalara itaat etmeliyiz.
Yakında gidiyor olmalı mıyız?
Bu gece dışarı çıkmalıyız.
Onun hakkında düşünmeliyiz.
- Biz umudu kaybetmemeliyiz.
- Umudumuzu kaybetmememiz gerekir.
Çok dikkatli olmalıyız.
Bence beklemeliyiz.
Tom'u yalnız bırakmalıyız.
Ona yardımcı olmamamız mı gerekir?
Belki birine söylemeliyiz.
Birbirimize yardım etmemiz gerek.
daha çok, diğer insanlar için ve
Tom'a bir zam vermeliyiz.
Tom'a bir şans vermemiz gerek.
O lambayı almalıyız.
Bunu yapmamız gerektiğini bilmiyordum.
Peki şimdi hangi işareti kullanalım?
- Biz onun dersini izlemeliyiz.
- Onun örneğini takip etmeliyiz.
Yarın tekrar konuşmamız gerekebilir.
Yağmur yağabilir. Bir şemsiye almalıyız.
Belki de başka bir yerde oturmalıyız.
Hâlâ gidebiliyorken gitmeliyiz.
Belki de farklı bir soru sormamız gerekir.
Tom'u burada beklememiz gerekiyor mu?
Bu gece şömine kullanmalıyız.
Bence Tom'a söylemeliyiz.
Hız limitine dikkat etmeliyiz.
Trafik kurallarına uymalıyız.
Maske takmamız gerektiğini düşünüyorum.
Onlarla birlikte orada olmalıyız.
Onunla birlikte orada olmalıyız.
Onunla birlikte orada olmalıyız.
Onlara biraz zaman vermeliyiz.
Sanırım bunu tartışmalıydık.
Arama için daha fazla yatırım yapmamız lazım.
Biz hastalığın yayılmasını kontrol etmeliyiz.
Programı dikkate almalıydık.
Konuyu halletmeden bırakmamalıyız.
Tekrar denememiz konusunda seninle aynı fikirdeyim.
Sanırım plana sadık kalmalıyız.
Tom'un önerdiğini denemeliyiz.
Sanırım bunu tartışmalıydık.
Tom'a güvenmemiz gerektiğini sanmıyorum.
Düşünmemiz için çok şey var.
Başka ne yapmamız gerektiğini bilmiyorum.
Bence Tom'la konuşmalıyız.
Bunu yapmamamız gerektiğini hissediyorum.
Sanırım Tom gitmemiz gerektiğini öneriyor.
Ben erken ayrılmamız gerektiğini Tom'a önerdim.
Bunu yapmamız gerektiğinden emin misin?
Belki seni hastaneye götürmemiz gerekiyor.
Belki o yasayı değiştirmeye çalışmalıyız.
Tavsiyene uymalıydık.
Yakında geri yolda olmalıyız.
Sanırım Boston'a dönmemiz gerekiyor.
Belki artık eve gitmemiz gerekiyor.
Sanırım onu bugün yapmalıyız.
Ne yapmamız gerektiğini merak ediyorum.
Hepimiz erken gitmemiz gerektiği konusunda anlaştık.
Sanırım doğruca Boston'a gitmeliyiz.
Kara gün için para biriktirmeliyiz.
Tom'a çok meşgul olduğumuzu söylememiz gerekiyor.
Bizim zamanı biraz daha yapıcı kullanmamız gerektiğini düşünüyorum.
Yardım etmemiz gerekmediğini bilmiyordum.
Bu soruna farklı açılardan yaklaşmalıyız.
Bu daha iyileşebileceğimiz bir konu.
piyasada hâkim olmaya çalışmalı, onu tanıyıp düzenlemeliyiz
Bence Tom buraya gelinceye kadar beklemeliyiz.
Zaten 11:30. Yatmalıyız.
Pekâlâ, durup ateş yakmayı denememizi istediniz demek?
Demek izleri takip edip suyumuzu tazelememiz gerektiğini düşünüyorsunuz?
Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.
Tom da pikniğe gitmek istiyor, onu davet etmeliyiz.
Sonra devam edeceğiz. Embarra Köyü'ne yaklaşmış olmalıyız.
Bence onu yapmalıyız.
Belki Tom'u ziyaret etmek için gelecek hafta Boston'a gitmeliyiz.
Biz Tom'u aramalıyız ve herhangi bir yardıma ihtiyacı olup olmadığını anlamalıyız.
Muhtemelen ne olduğunu Tom'a bildirmeliyiz.
Belki de Tom hakkında konuşmamız gerekir.
Sadece evsiz olduğu için bir insana tepeden bakmamalıyız.
Sanırım yiyecek bir şey almaya gitmeliyiz.
Elimizde olanı mı yiyelim, yoksa daha doyurucu bir şey mi arayalım?
Kazalım mı? Yoksa geri dönüp biraz su alarak onu oradan çıkartmaya mı çalışayım?
Siz burada, sahnede olmalısınız ve biz size alkış tutmalıyız.