Examples of using "Zaczekać" in a sentence and their turkish translations:
- Bir dakika bekle, lütfen.
- Lütfen biraz bekleyin.
Beklemeye karar verdim.
Tom beklemek zorunda kalacak.
Bir süre bekler misin?
Burada beklemeli miyiz?
Lütfen biraz bekleyin.
Lütfen biraz bekleyin.
Beklemeniz gerekecek.
Lütfen bekle.
İçeride beklemelisin.
Bence beklemeliyiz.
Bekleyeceğim.
O onu beklemek zorunda kalacak.
Tom'u burada bekleyebilir miyiz?
- Kar durana kadar burada kalabilirsin.
- Kar dinene kadar burada kalabilirsiniz.
Lütfen telefonu kapat ve biraz bekle.
Burada beklemek zorundayız.
On dakika onu beklemek zorunda kaldık.
Tom o dönünceye kadar burada bekleyebileceğimi söyledi.
Bekleyebilirdik ama Tom'suz terk etmeye karar verdik.
Bence Tom buraya gelinceye kadar beklemeliyiz.
Tom Mary'ye onu istasyonun önünde beklemesini söyledi.