Examples of using "Popływać" in a sentence and their turkish translations:
Yüzmeye gitmeyi tercih ederim.
Biz gölde yüzmeye gittik.
Nehirde yüzmeye gittim.
Anne, yüzmeye gidebilir miyim?
Anne, yüzmeye gidebilir miyim?
Tom arkadaşlarıyla yüzmeye gitti.
Güzel bir gün, değil mi? Yüzmeye gidelim mi?
Yazın sık sık plajda yüzmeye giderim.
Yüzmeye gidebilir miyim, anne?
Tom hariç, bütün aile yüzmeye gitti.
Ev ödevimi bitirdiğimde, yüzmeye gideceğim.
Yarın yüzmeye gitmeye ne dersin?
Bugün sıcak bu yüzden okyanusta yüzebiliriz.
Tom ev ödevini bitirir bitirmez yüzmeyi planlıyor.
Tom hasta olduğu için yüzmeye gidemedi.
Tom'un kendisiyle yüzmeye gitmemizi istediğini biliyorum.
Tom Mary'ye yüzmeyi planlayıp planlamadığını sordu.