Examples of using "환경에서" in a sentence and their turkish translations:
ama bilim aynı zamanda adil bir ortamda
Kendimizi bundan korumamız gerekiyor.
ne çok sıcak, ne de çok soğuk.
Şehir ortamında refah seviyesi yükselen tek primatlar biz değiliz.
Buna rağmen hayata zor bir başlangıç yapmış çocuklara
Bu durumda kuru ağaç bulmak neredeyse imkânsız.
orangutan da yok edilen doğal ortamında hayatta kalmaya çalıştığı için kendini savunabiliyor.
Japonya'da ucu ucuna hayatta kalabilen başka bir tür var.