Examples of using "지구상에서" in a sentence and their turkish translations:
...Dünya'nın en büyülü gecelerine sahne oluyor. DÜNYA'DA GECE
en bolluk içinde yüzen sularından biri hâline getiriyor.
Dünya'nın en sürprizlerle dolu gecesine hoş geldiniz. DÜNYA'DA GECE
Bunlar, dünyada en iyi şekilde incelenen insanlarıdır.
Bu aslında Dünya'daki en büyük hayvan göçü.
Dünya'nın biyoçeşitliliği en zengin çölü bu katkı sayesinde burasıdır.
Habitatları olmadan, orangutan nüfusu başka bir yerde hayatta kalıp büyüyemez.
Dünyanın en büyük timsahı en hızlı köpek balığıyla çarpışacak.
Burası, Dünya'nın en kalabalık yerlerinden biri. Nüfusu, 20 milyon.
Son teknoloji kameralar, Dünya'nın en ikonik bazı hayvanları hakkında bildiklerimizi değiştiriyor.