Translation of "바다를" in Turkish

바다를 청소하는 것입니다.

yapmamız gereken son şey.

‎우리의 검은 바다를 무대로

Karanlık denizlerimiz...

멀리 바다를 건너서 보는 대신

Yalnız bu araçlar gökyüzüne ve karaya bakmaktan ziyade,

‎지구상에서 가장 풍성한 바다를 ‎만듭니다

en bolluk içinde yüzen sularından biri hâline getiriyor.

‎스스로 빛을 내어 바다를 밝힙니다

Kendi ışıklarını üretir, denizleri aydınlatırlar.

대신에, 그들이 광할하고 끝없는 바다를 동경하도록 이끌어라."

Bunun yerine, onlara engin ve sonsuz denizi arzulamayı öğretin."

‎달의 중력은 ‎지구의 바다를 끌어당길 만큼 ‎강합니다

...Ay'ın çekim gücü... ...okyanuslarımızı kendine çekecek kadar güçlü.

매년 수십억 파운드씩 버려져 우리의 땅과 강, 바다를 오염시키고

Çevremizi, nehirlerimizi, okyanuslarımızı

이 세상 모든 바다를 합쳐도 이곳의 양에는 미치지 못할지도 모르죠.

Hatta belki de okyanusun kalan kısmındaki tüm canlıların toplamından daha fazla.