Examples of using "Rimanete" in a sentence and their turkish translations:
Evde kal.
İstediğin kadar kal.
Burada kal ve onu bekle.
Birlikte kalın.
Sen burada kal. Hemen döneceğim.
Hareketsiz yat.
Lütfen ayakta kalın.
Arabalarınızda kalın.
Olduğun yerde kal.
Emniyet kemerleriniz bağlı şekilde koltuklarınızda kalın.
- Oturmuş olarak kal!
- Oturduğun yerden kalkma!
Odaklı kalın.
- Bizi izlemeye devam edin.
- Bizi dinlemeye devam edin.
- Bizden ayrılmayın.
Siz arkadaşlar burada kalın.
Gözden uzak durun.
Öyleyse bahçede kal!
Hatta kalın, lütfen.
Yanında ol.
İçerde kal.
Akşam yemeği için kalın.
Orada kal.
Onunla kalıyor musun?
Bir an burada kalın.
Bir an orada kalın.
Onlarla kalıyorsun, değil mi?
Bizimle kal.
Benimle kal.
Tom ile kal.
- Evde kalın.
- Evde kal.
Onunla kal.
Sen orada kal.
Onlarla kal.
Onunla kal.
- Sudan uzak dur.
- Suya girmeyin.
Onunla kalıyor musun?
Benimle iletişimi koparmayın.
- Neden öğle yemeğine kalmıyorsun?
- Neden öğle yemeği için kalmıyorsun?
Tom'la birlikte burada kal.
Neden orada kalmıyorsun?
Onunla burada kal.
Onunla burada kal.
Burada benimle kal.
Orada bir süre kal.
Neden bir süre kalmıyorsun?
Bu odada bizimle kal.
Bir an için benimle kal.