Examples of using "Lunga" in a sentence and their turkish translations:
Ne uzun bir hafta!
Hayat uzun, uzun bir yoldur.
Uzun gün mü?
- Kralımız çok yaşa!
- Kralım çok yaşa!
Firmamızın uzun, uzun bir geçmişi var.
Bu uzun bir hikaye.
Uzun bir gün geçirdiniz.
- Çok yaşa Farsça!
- Yaşasın Fars dili!
İmparator çok yaşa!
- İmparator çok yaşa!
- Çok yaşa imparator!
Ona uzun bir mektup yazdım.
Çok uzun bir konuşma yaptık.
- O, uzun ömürlü olmayacak.
- O, uzun bir hayat yaşamayacak.
O uzun bir mektup yazıyor.
Ona uzun bir mektup yazdım.
Uzun bir mektup yazıyordum.
Yarın uzun bir günümüz var.
Ben uzun bir hayat yaşadım.
O bana uzun bir mektup yazdı.
Ne kadar uzun!
Niçin suratın asık?
Uzun bir gece olacak.
Parola uzun.
Hayat uzun.
Uzun bir bekleyiş olacak.
Çok yaşa Sovyetler Birliği!
Yol uzun.
Kraliçe çok yaşa!
Bu uzun bir mektuptu.
Etek uzun.
O etek uzun.
Kralım çok yaşa.
Onunla uzun bir konuşmam oldu.
Bir ineğin uzun bir kuyruğu vardır.
Ona uzun bir aşk mektubu yazdı.
Birlikte uzun bir yürüyüşe gittik.
Tom bize uzun bir hikaye anlattı.
Tom çok uzun bir gün geçirdi.
Tom'a uzun bir mektup yazdım.
Uzun yürüyüşümüzden sonra halsiz düşmüştük.
boyu 30 santimetreyi aşabilen bu hayvanın...
Karanlıkta uzun mesafeli çağrı yapıyorlar.
Yolculuk ne kadardır?
O hikayenin uzunluğu nedir?
Bu cümle fazla uzun.
O uzun bir hayat yaşadı.
Uzun bir savaş oldu.
Bu, uzun bir gece oldu.
Bu uzun bir haftaydı.
Uzun hikâye sayılır.
Çok yaşa Tatoeba Projesi!
Kalem uzun değildir.
Bu uzun bir kalem.
Tom'un uzun bir sakalı var.
Bu kalem ne kadar uzundur?
O bana uzun bir hikaye anlattı.
Sanat uzun, hayat kısadır.
Uzun bir yokluktan sonra eve geri döndü.
Onlar uzun beyaz evin yanında seni bekliyorlar.
- Uzun sakallı o Alman'ı tanıyorum.
- Uzun sakallı o Alman'ı biliyorum.
- O uzun sakallı Alman'ı tanıyorum.
- O uzun sakallı Alman'ı biliyorum.
Onunla uzun bir sohbet ettim.
Tom'la uzun bir görüşme yaptım.
Tom Mary'ye uzun bir mektup yazdı.
Tom uzun bir sakal bıraktı.
Mary uzun ve mutlu bir hayat yaşadı.
Fred annesine uzun bir mektup yazdı.
Bu halat tırmanmak için oldukça uzun.
Aşağıya kadar uzun bir mesafe var. İşte orada.
Onun dersi çok uzun.
O, virajsız uzun bir yoldur.
Uzun bir yokluktan sonra geri döndü.
Boston'a uzun bir yol var.
Bu uzun olmayacak.
O ne kadar uzunlukta?
Farenin kuyruğu uzun.
Eteğim fazla uzun.
Sibirya gecesi çok uzundur.
Gemi on metre uzunluğundaydı.
Bu çok uzun.
Hayat kısadır ama yeterince uzundur.
Şimdi uzun sürmeyecek.
Bu cümleyi çeviremem. O çok uzun.
O, açık ara farkla en uzun kızdır.
Tom, Mary'ye uzun bir aşk mektubu yazdı.
orası da en savunmasız siyahi toplumları hedef alarak
Trenler arasında uzun bir bekleme var.
O, açık ara farkla en iyi öğrencidir.
Lanet ... Bu çok uzun bir hafta olacak ..
Önümüzde uzun bir günümüz var.
Köpeğimin uzun bir kuyruğu var.
Uzun bir mektup yazmak gerekli değildir
Tom uzun bir ömür yaşamadı.