Translation of "Leopardo" in Turkish

È un leopardo?

O bir leopar mı?

Il leopardo l'ha miracolosamente risparmiata,

Mucize eseri pars onu öldürmemiş,

Il leopardo, preso dal panico, la pensa diversamente.

Ancak paniklediği belli olan parsın başka düşünceleri var.

I suoi occhi sembrano quelli di un leopardo.

Gözleri bir leoparınkilere benziyor.

Ma cosa fare se si incontra davvero un leopardo?

peki onlardan biriyle göz göze gelecek olursanız ne olacak?

Nel caso del leopardo indiano, ci si fa male.

Hint parsı söz konusu olduğunda yaralanırsınız.

I suoi occhi sono come quelli di un leopardo.

Gözleri bir leoparınkiler gibi.

Una vittima che non cede al pregiudizio del leopardo cattivo è Sanjay Gubbi.

Büyük kötü kedi etiketine rağbet etmeyen kurbanlardan biri Sanjay Gubbi.

A quel punto il leopardo mi ha afferrato e mi ha tirato giù.

ve o anda pars üstüme atladı ve beni yere yıktı.

Le fauci del leopardo erano a due centimetri, forse, dal mio orecchio destro.

Parsın ağzı... Belki iki buçuk santimden daha yakındı, sağ kulağımın hemen yanındaydı

La storia parla del "leopardo mangia-uomini di Rudraprayag", un esemplare che si dice

Tarih, 126 Himalayalı köylüyü yediği kaydedilen 19'uncu yüzyılda yaşamış bir kaçaktan,

è la sesta persona che il leopardo ha assalito in dieci ore di assedio.

Gubbi'yi acilen götürürken bir sakinleştirici atışı daha yapılıyor.