Examples of using "Dipingere" in a sentence and their turkish translations:
Boya yapmayı öğrenmek ister misin?
Keşke öyle boyayabilsem.
Çocukların resmini yapmayı sevmiyorum.
Ben aynı zamanda resim yapmayı da severim.
Ann resmi yapmayı bitirdi.
Ressamlığı seviyorum.
Tom bana boya yapmayı öğretiyor.
Mary bana boya yapmayı öğretiyor.
Tom tüm zamanını resim yaparak geçirir.
O duvarı boyamak için güzel havanın avantajlarından yararlandı.
O odayı boyamak birkaç saatimi aldı.
Paskalya yumurtalarını boyamak eğlencelidir.
Yakında bizim ahırı boyamak zorunda kalacağız.
Mary Tom'a boya yapmayı öğretti.
Tom Mary'ye boya yapmayı öğretti.
Fırsatını bulur bulmaz, annenin çiti boyamasına yardım edeceğim.
Güneş batıncaya kadar resmi yapmaya devam edeceğim.
Portreleri çizebileceğim bir okul arıyorum.
Resim yapma oldukça iyi yapabileceğim başka bir şeydir.
zaman duvarları boyama zamanı.
Cézanne doğanın yeni bir biçimde nasıl resmedileceğini biliyordu.
Boyama yapamam, çizemem, yontamam hatta dikemem.