Translation of "Cascata" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Cascata" in a sentence and their turkish translations:

Sono finite nella cascata.

Akıntıya kapıldılar.

Come superare la cascata?

Şelaleden aşağı inmenin en güvenli yolu ne?

C'è una cascata sopra il ponte.

Köprünün yukarısında bir şelale var.

Molti turisti vengono a vedere la cascata.

Birçok turist şelaleyi görmek için geliyor.

Quando raggiungemmo il campo base e la Cascata Khumbu...

Ekip, Khumbu Buz Çağlayanı ile kamp alanının bulunduğu yere ulaşana kadar...

E con questi alberi fu costruito un ponte di legno sopra la Cascata Khumbu.

Sonra, Khumbu Buz Çağlayanı'nın üzerine ahşap bir köprü inşa edildi.