Examples of using "Zajt" in a sentence and their turkish translations:
Onlar bir gürültü duydu.
Tom bir gürültü duydu.
Gürültüyü duydun mu?
O, gürültü yaptı.
Herhangi bir gürültü yapmak istemedim.
Bu kadar çok gürültü yapmak gerekli mi?
Bu kadar gürültü yapmayın.
- O, bize gürültü yapmamamızı söyledi.
- Bize gürültü yapmamamızı söyledi.
Bu gürültüye katlanamam.
Gürültüye nasıl katlanabiliyorsun?
- Biz bir sürü gürültü yaptık.
- Biz çok gürültü yaptık.
Gürültü yapmayın.
Çocuklarına o kadar çok gürültü yapmamalarını söyledi.
Tom bir gürültü duydu ve onun ne olduğunu görmek için dışarı çıktı.
- Yakında gürültüye alışacaksın.
- Yakında gürültüye alışacaksınız.
Çocuklara gürültü yapmazlarsa bu odada kalabileceklerini söyledi.
O bir konuşma yapıyordu ama garip bir ses duyunca aniden konuşmayı durdurdu.
- Lütfen çok fazla gürültü yapma.
- Lütfen bu kadar fazla ses yapma!