Translation of "Viselkedni" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Viselkedni" in a sentence and their turkish translations:

Megpróbáltunk óvatosan viselkedni.

Dikkatli olmaya çalıştık.

Nem tudsz viselkedni.

Sende hiç terbiye yok.

Illetlenül viselkedni egy vállalkozóval,

uygunsuz davrandığını gördüğümüzde veya duyduğumuzda

Gyerekesen kezdett el viselkedni.

Çocuksu bir şekilde davranmaya başladı.

Tomi elkezdett furcsán viselkedni.

Tom tuhaf bir biçimde davranmaya başladı.

Miért nem tudsz viselkedni?

Neden davranamıyorsun?

A tömeg kezd őrülten viselkedni.

Kalabalık balatayı sıyırıyor.

A gyerekek felnőttként akarnak viselkedni.

Çocuklar yetişkinler gibi davranmak isterler.

Tomi valószínűleg észszerűen fog viselkedni.

Tom muhtemelen makul olacak.

- A fiú nem tudja, hogyan kell viselkedni.
- Nem tud viselkedni ez a fiú.

Çocuk nasıl davranacağını bilmiyor.

Az emberek nemzedékük tagjaként kezdtek viselkedni,

İnsanlar sanki o kuşağın parçası gibi rol yapmaya başladılar

Tudom, hogyan kell egy hölggyel viselkedni.

Bir bayana nasıl davranacağımı biliyorum.

Nem tanítottak meg a szüleid viselkedni?

Ebeveynlerin sana adabımuaşeret öğretmedi mi?

- Rendesen fogok viselkedni.
- Jól viselkedek majd.

Terbiyeli olacağım.

Amikor az elnökség elkezd monarchiaként viselkedni. Vörös szőnyeg...

Başkanlık, monarşiye benzeme eğiliminde. Kırmızı halı...

Még soha nem láttam a macskámat így viselkedni.

Kedimin böyle davrandığını hiç görmedim.